Aslında ben de dahil olmak üzere bir çok futbolseverin bu skora şaşırmadığını düşünüyorum. Bu yüzdendir ki henüz ideal bir kadro oluşturamamış olan Yeni Malatyaspor’un, belki de ligin en iyi ve en hazır takımlarından bir tanesi olan Trabzonspor karşısında vermiş olduğu mücadeleyi yadırgamıyorum.
Hatta ve hatta “mücadele” kelimesinin altını çiziyorum. Sahada iyi ya da kötü bir mücadele olduğuna şahit oldum. Lakin yadırgayacağımız nokta takımımızın vermiş olduğu mücadeleden ziyade, yönetimin izlemiş olduğu politika. Yoksa takımımız elinden gelen her şeyi yaptı. Kendi standartları çerçevesinde, gücünün yettiğince saha içerisinde bir mücadele ortaya koydu. Ama yeterli, ama yetersiz.
Açıkçası bu yıl, Başkan Gevrek’in tüm kozlarını oynayacağını ve bizim için çok verimli bir yıl olacağını düşünüyordum. Fakat Adil Başkan çok anlamsız bir şekilde, inanılmaz derecede kötü bir transfer politikası izledi. Genç oyunculara önem veriyoruz dedi. Genç oyunculara tabi ki de önem vereceğiz.
Fakat kaliteli, SüperLig seviyesinde oynayabilecek olan genç oyunculara vermeliyiz bu önemi. 2. Lig ve 3. Lig takımlarında top koşturan gençlere değil. Yanlış anlaşılmasın, bu oyuncularımızı küçük düşürmek için yazmıyorum bu ifadeleri. Tabi ki gerekli yerlere gerekli transferler yapıldıktan sonra, alt liglerden genç oyuncular da alınabilir. Fakat 2 tane 3 tane alırsın en fazla. Onları da bir imtihana koyarsın ve içlerinden gelecek vadedecek olanlarla yola devam edersin. Ki bana sorarsanız bu şansı, farklı takımlarda oynayan genç oyunculara vermektense; alt yapımızda yıllardır emek veren, top koşturan gençlerimize vermemiz gerekir. Eğer gerçekten gençleri önemsiyorsak, önce kendi gencimizden başlamalıyız işe. Eğer bugün Yeni Malatyaspor alt yapısından yetişen, Malatyalı gençler A takımda top koştursaydı, inanın Başkan Gevrek’ e olan tepki bu kadar fazla olmazdı. Ama hem gençleri önemsiyoruz demek, hem de gencine sahip çıkmamak bana pek de samimi gelmiyor.
Bu hafta içerisinde 4 oyuncuyla resmi olarak sözleşme imzalanacağı bilgisini aldım. Bunlardan Sadık ve Doumbia isimlerini öğrenebildim sadece. Sadık zaten bildiğimiz, yakından tanıdığımız bir oyuncu. O yüzden çok fazla üstünde durmayacağım. Bize yararı olabileceğini düşünüyorum. Doumbia’ya gelecek olursak. Doumbia, tamda yukarıda bahsettiğim gibi önem vermemiz gereken bir genç oyuncu. Henüz 23 yaşında olan Doumbia; Anderlecht, Sporting CP ve Huesca gibi kaliteli takımlarda forma giydi. Ön libero bölgesinde oynayan genç oyununun, özellikle 3-5-2 sisteminde çok fazla işimize yarayacağını düşünüyorum. Eğer isimlerini henüz öğrenemediğim oyuncular da kaliteli isimler ise az da olsa takımın toparlanacağını ve ligi yine ortalarda bitirme şansımızın olabileceğini öngörüyorum.
Burundi Fırtınası
Dün oyuna ikinci yarıda dahil olan genç Burundililer; Jospin Nshimirimana, Haqi Osman ve Philip Gameli Awuku bizi biraz olsun heyecanlandırdılar. Philip stoper olarak oynamasından ötürü çok fazla ön planda değildi belki. Fakat Jospin ve Haqi Osman gerçekten SüperLig’de oynayabilecek genç yetenekler olduklarını gösterdiler. Dikkat çeken fiziğiyle ön libero bölgesinde oynamış olduğu süre içerisinde dikkatleri üzerine çeken Jospin, hızı ve istekli görüntüsüyle adeta bir atom karınca olan Haqi Osman; bu takımda oynamayı ziyadesiyle hak ediyor. İnşallah onlarda kısa sürede atmosfere alışır ve her geçen gün performanslarının üzerine daha da koyarak ilerlerler.
