Bundan 5 gün önce “Yeşilyurt Belediyesi insan kaçakçılığı mı yapıyor” başlıklı yazımda paylaştığım bilgiler, üç aşağı beş yukarı yerel ve ulusal medyada paylaşılıyor.
Konu ile ilgili Bingöl Servi eski Belediye Başkanı Ali Ayrancı’nın ismini ilk yazdığımda, bu işin asıl kilit isim olduğunu yazmıştım.
Çünkü herkes “Yeşilyurt Belediyesi FETÖ’cüleri kaçırdı” diye komplo teorileri kurarken ve mal bulmuş mağribi gibi heyecanlanan AK Partili bir belediyemiz ortadayken işin aslını yazmaya çalışmıştım.
Malatya’da her hangi bir belediyenin kurumsal anlamda bu işe tevessül edeceğini hayal dahi edemediğim için konuyu birkaç yönüyle araştırmıştım.
Geçen gün köşemde bahsettiğim eski belediye başkanı Bingöllü Ali Ayrancı mail yoluyla bir tekzip gönderdi.
Özetle, kendisini Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısının davet ettiğini ve 17.02.2020 tarihinde Almanya’ya gittiğini ve 27.02.2020’de ise yurda geri döndüğünü yazmış.
Burada bahsettiği belediye başkan yardımcısı sanırım Bekir Karakuş.
Bu gerçekleşen organizasyonda dahlinin olmadığı sadece katılımcı olarak davet edildiğini yazmış.
İddiamın arkasındayım.
Ali Ayrancı dahlinin olmadığını söyleyebilir ama yapılan yazışmaları gördüm.
Atılan mailleri okudum.
Kayıtlar muhtemelen ortadadır; Sayın Ayrancı kaç kez Yeşilyurt Belediyesi’ne gitti?
Dahli olmadığını ve giden 53 kişiyi tanımadığını iddia eden Ali Ayrancı nasıl oluyor da bu geziye katılacakların listesini Yeşilyurt Belediyesi’ne atıyor?
Kişisel Gelişim Derneği’ne bizzat üyelik işlemlerini yaptığına dair bilgiler aldım kaynaklarımdan.
Hadi Yeşilyurt Belediyesi’ni geçelim…
Kale Belediyesi’ne farklı bir firmanın bu tür bir gezi yapılması için teklif götürüldüğünü yazmıştım.
Yeni bir bilgi vereyim.
Ali Ayrancı geçen yıl Yeşilyurt Belediyesi’nin gezisinden sonra 2020 yılının Mart ayında Malatya’da hangi ilçe belediyesine bir teklif götürdü?
Hangi özel kalem müdürü ile görüştü?
Ben biliyorum.
Şimdilik izin alamadığım için belediyenin ismini veremiyorum.
Ama kimse kusura bakmasın.
Bir tekziple işin içinden çıkılamaz!
Geçen gün anlattım şimdi ise çok kısa bir şekilde anlatayım:
Servi eski Belediye Başkanı Ali Ayrancı, Yeşilyurt Belediyesi’ne teklifte bulunuyor.
Mega Kilit şirketinin sponsorluğunda Almanya’ya bir gezi programı olduğunu söylüyor.
Yeşilyurt Belediyesi bu teklifi kabul ediyor.
Sonra resmi işlemler başlatılıyor.
Ali Ayrancı dahil 53 kişinin soruşturması yapılıyor.
Valilik, Emniyet Müdürlüğü’nün yazısıyla bu kişilerin yurtdışına çıkabilecek durumda olduğunu söylüyor.
Yeşilyurt Meclisi’nden oy birliğiyle karar çıkıyor.
Ve 17.02.2020 tarihinde 10 günlük gezi gerçekleşiyor.
Yeşilyurt Belediyesi’nden 4 kişi ve Ali Ayrancı’nın yurda döndüğü kesin.
Diğer 52 kişinin pasaportlarını yine Ali Ayrancı’nın toplu olarak Yeşilyurt Belediyesi’ne teslim ettiği bilgisini Yeşilyurt Belediyesi yetkililerinden bilgi aldım.
Eğer bu bilerek tasarlanmış bir insan kaçakçılığı olayı ise tekrar ediyorum, burada kilit isim Ali Ayrancı.
Yeşilyurt Belediyesi Başkan Yardımcısı her anlamda kullanılmış gözüküyor.
Ama bu Yeşilyurt Belediyesi açısından büyük ihmaldir.
Tanımadığı ve Malatyalı dahi olmadığı bir kafileye, kaçakçılık dahi olmasa onay verilmesi çok yanlış olmuştur.
Ayrıca insan kaçakçılığı olması için yurtdışına çıkanların sabıkalı olması gerekmiyor.
Bir şekilde legal yollarla Avrupa’ya resmi kurumlar üzerinden geçiş yapılıyor.
Sabıkalı olmasa dahi bir şekilde Avrupa’ya kapak atmak isteyen çok insan vardır.
Sorumlu kim varsa hemen görevden en azından soruşturma devam edene kadar el çektirilmelidir.
Tekrar edeyim…
Bu olay belediyelerimize büyük ders olmuştur.
Demek ki bir belediyede başkan yardımcılığı önemli bir görevmiş!
Demek ki ekip o kadar önemliymiş!
Adamı başkan da yapar başkanlıktan da edebilir!
Zırt pırt görev değiştirmenin, birilerine yeni görevler vermenin, birilerini görevden almanın iyi bir şey olmadığı ortaya çıkarmıştır.
Koskoca Yeşilyurt Belediyesi’nde, devlet yönetimini bilen, yıllarca memurluk yapmış yöneticiler varken birinin dahi “Bu işte bir gariplik var” dememesi ise vahim olanıdır.
Ekip ruhu bir yerde yok olmuşsa, bilen konuşmaz bilmeyen ise “dedikodu” yapar!
Olan ise ekip başına olur!
