Kaç gündür bir fotoğraf konuşuluyor. Daha doğrusu 2 fotoğraf arasındaki 7 farka bakılıp Malatya milletvekilleri değerlendiriliyor sosyal medyadan.
Bu aralar sosyal medya kullanımım sıfıra yakın olduğu için hangi vekilin ilk önce o meşhur fotoğrafı paylaştığını tam olarak çözemedim.
Ama Siraç Kara Ölmeztoprak’ın paylaşımı halen yerinde duruyor.
Birinci fotoğrafta Kahramanmaraş heyetini toplantı salonunda ağırlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2’nci fotoğrafta Malatya milletvekillerini kapı önünde ağırlaması Malatyalıları kızdırmış galiba.
Sosyal medyada her Malatyalı bu 2 fotoğrafı paylaşıyor.
Fotoğraf şu:
İnanç Hanım’ın paylaştığı o fotoğrafa, Maraş heyeti diye sunulan o fotoğrafın ne zaman çekildiğini yazacağım ama biraz kafa açmak istiyorum önce.
Yapamadığı haberlerle Beylerderesi’nden öteye geçemeyen bizim gazeteciler de dahil o fotoğrafları paylaşan kim varsa kaçırdıkları bi şey var.
Malatya milletvekili Siraç Kara Ölmeztoprak’ın paylaştığı fotoğraf gibi son 5 yılda en az 10 fotoğraf var.
Kapı önünde, merdiven altında çekilmiş ve fotoğraf dilinde açık bir şekilde anlaşılacağı üzere “ayaküstü” diye tabir edeceğimiz bi sürü Erdoğanlı fotoğraf var.
Hatta Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın “ayaküstü” diyebileceğimiz bir Erdoğanlı fotoğrafından sonra gazeteci Ali Aladağ “Cumhurbaşkanı Erdoğan Başkan Gürkan’a ne dedi?” başlıklı bir yazı yazmıştı 2 yıl önce.
Ben de bu köşede o “ayaküstü” çekilen fotoğrafı canlandırmıştım. Kısacası ironi yapıp o fotoğrafın hikâyesinin dahi olmadığını, kayısı ikramı süresince çekilen bir fotoğraf olduğunu mizahi bir dille anlatmıştım.
Malatya’da son 20 yılda çoğu vekilin ulaşabileceği en büyük seviye Erdoğan’la “ayaküstü” fotoğraf çektirmekti zaten!
Buna Başkan Gürkan da dahil!
Burada bu konularda çok dikkatli olan bir kişi var sadece.
Öznur Çalık.
Onun da kafasında bi ton plan olduğu için, kendisinden başka kimsenin semaya çıkmasına müsaade vermediği için bu kişisel bir kariyer planı oluyordu sadece!
Maraş heyeti gibi şehrin sorunlarını belli edip yapılması yılan hikâyesine dönen sorunları hep bir ağızdan Erdoğan’a iletmek isteyen bir tane siyasetçi var mı?
Bülent Tüfenkci düne kadar belediye başkanlığı için lobi yapıyordu!
İhsan Koca, bana dokunmayan yılan bin yaşasın dahi demiyor!
Dokunsalar bile ortalıkta görünmemeyi bir marifet sanıyor!
Malatya umurunda değil!
İnanç Kara Ölmeztoprak, Öznur Çalık’ın imitasyonu gibi…
Sahada olmak ile sahada iş çözmek arasındaki farkı anlamamış bir vekilin yapacağı en büyük şey, günde 40 tane fotoğraf paylaşmak olur. (Öznur Çalık, pandemiden önce herkesle el sıkışırdı. Sağ elini kalbinin üzerine alıp selam vermeye başlayalı 3 yıl oldu sadece)
Üstelik Malatya yerle bir olmuşken daha 6 ay önce seçilmiş bir milletvekili, kendisine Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna layık görebiliyor!
Çünkü Malatyalılara hakaret etmek artık çoğu AK Partili vekil için sıradan olmuş!
6 ay önce 5 yıl için bu milletten oy isteyen Ölmeztoprak, belediye başkanlığı hayalini daha sonra düşünsün bence…
Öncelikle bir milletvekili hangi fotoğrafları paylaşmamalı, onu öğrenmelidir!
Abdurrahman Babacan ise biraz ümit var ama o da sürekli ya yurtdışında ya Ankara’da.
İnanç Hanım gibi sahada olacağına Fransa’da olması daha iyidir muhtemelen ama Malatya’nın gerçekten köklü sorunları var.
Şehrin belki de 100 yılını etkileyecek bir dönüşüm içinde olacağız.
Bugün verilen kararlar 100 yıl sonrasını bile etkileyebilir.
On yıllar sonra şehrin kaderini etkileyecek bir durumda Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Üyesi koltuğu Babacan’ın kariyeri için önemli olabilir ama Malatya için kötü bir gelişmedir.
4 vekil içerisinde daha mantıklı, daha elle tutulur ve daha ayağı yere basan bir vekilin tüm mesaisi bu şehirle ilgili olması lazım.
100 yıllık bir dönüşüm gerçekleşirken Abdurrahman Babacan tüm yönünü Malatya’ya çevirmelidir.
Peki AK Parti Malatya İl Başkanı?
Siraç Hanım’ın paylaştığı o “ayaküstü” Erdoğan fotoğrafında yüzü bile gözükmüyor. Saçından tanımaya çalışıyoruz Namık Gören’i!
Tüm teşkilatı toplaması gereken bir il başkanı, vekil danışmanı veya belediye başkan yardımcısı gibi durmamalıdır!
Zor zamanda o koltuğa oturdu ama aynı İhsan Koca dönemi gibi etkisiz bir teşkilat seyrediyoruz.
Tek tek “gelir-gider” hesabı yaptığın zaman tabii ki Kahramanmaraş ile Malatya arasında 7 fark değil 77 fark olduğunu görürsün.
Ha bazıları şimdi görüyor maalesef!
*
*
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafı veya bir postu kontrol etmeden hemen inanmam.
Erdoğan’ın Kahrmanamaraş heyetini ağırladığı görüntü de zamanlaması da doğru.
Muhtemelen aynı gün Erdoğan, kapı önünde İnanç Kara Ölmeztoprak, Bülent Tüfenkci, İhsan Koca ve Namık Gören’den parası kimin tarafından ödendiği belli olmayan kayısı paketini hediye alıp Kahramanmaraş heyetini birkaç saat sonra karşılamış.
Kahramanmaraş yerel basınında bu haber şu şekilde yer almış:
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş heyetini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul etti. AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Erkan Kandemir ve Yusuf Ziya Yılmaz’ın da hazır bulunduğu ziyarette Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör’ün yanı sıra; 66. Hükümet Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekilleri Ömer Oruç Bilal Debgici, Dr. Tuba Köksal, Mevlüt Kurt ve Prof. Dr. Mehmet Şahin, AK Parti İl Başkanı Fırat Görgel, İl Kadın Kolları Başkanı Asuman Yavuz ve İl Gençlik Kolları Başkanı Feyzullah Eren Aşçı da yer aldı. Heyet, deprem sonrası Kahramanmaraş’ta yürütülen ve planlanan projelere ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bilgiler aktardı.
BİR GERÇEK HİKAYE
Bu hikayeyi hem Ahmet Çakır’dan hem de Hakan Kahtalı’dan dinlemiştim.
Ahmet Davutoğlu’nun başbakan olduğu 2015 seçimlerinde AK Parti Malatya İl Başkanı Hakan Kahtalı ile Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır kafa kafaya verir.
Malatya’da o tarihlerde 19 yıldır Malatyalı bir bakan atanmamıştır.
Malatya’daki “sahipsiz” algısı dillenmeye başlamış ve üstelik şehrin Erdoğan sevgisine rağmen AK Parti Malatyalı bir bakan atamamıştı.
Çakır ile Kahtalı kafa kafaya verip bu “huzursuzluğu” biraz abartarak Başkaban Davutoğlu’na anlatmak ister.
Özel Kalem üzerinde Davutoğlu’ndan randevu alınır.
AK Parti Genel Merkezi Başbakanın makam odası önünde bir il başkanı ve bir de büyükşehir belediye başkanı gece saatlerine kadar Davutoğlu ile görüşmek ister ama bir türlü görüşemez.
Biraz cebren gece saatlerinde yeni Kabineyi belli edecek Ahmet Davutoğlu ile yarım saat bir görüşme yapılır.
Ne Kahtalı ne de Çakır kendi menfaatleri için bi şey istemez.
Üstelik her hangi bir vekil ismi dahi vermezler Davutoğlu’na.
Sadece AK Parti’ye her seferinde yüzde 70 oy veren Malatyalıların bakan talebini iletirler.
Bu yarım saatlik görüşmeden sonra Malatya’da 5. sıradan seçilen Bülent Tüfenkci Gümrük ve Ticaret Bakanı olarak atanır.
Bi ara Tüfenkci isminin niye bakan yapıldığını da yazarım ama AK Parti’de 2 siyasetçi kendi çıkarları için değil Malatya çıkarları için birlik olup bir hamle yapmıştı.
Ve sonuç almışlardı.
O gün de randevu almak zordu ama bunu bile bile üstelik gece yarısına kadar bekletilen bir il başkanı ve bir belediye başkanı pes edebilirdi.
Siyaset o kadar karmaşık bir sanat değildir.
Bazen doğru düşünüp çok düz hareket etmek başarı getirir.
Bizimkiler maalesef şu anda ne düz hareket ediyor ne de doğru düşünüyor.
En önemlisi hepsi "kendisi için" düşünüyor, şehri için değil!