Malatya’da yıllardır süregelen “vasatlık” o kadar çok kanıksanmış ki her hangi bir olayda farklı düşüncelerin ağırlığı artınca hemen afallıyoruz!
Mesela bu rekolte olayı…
50 bin ailenin direkt gelir sağladığı toplamda ortalama 150 bin kişiye direkt gelir sağladığı kayısının tahmini rekoltesini bulamadık!
Malatya’da toplam 13 ilçede tahmini 8 milyon kayısı ağacı var.
Bugün kayısı olmasın ne ihracatımız kalır ne de ekonomimiz kalır!
Bu kadar açıkken olay yöneticilerimiz işi sürekli yokuşa sürüyor!
Hadi beni geçtim, sıradan bir gazeteciyim!
MHP Milletvekili Mehmet Fendoğlu ülkenin Meclis’inde açıklama yaptı.
Sonra Malatya Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu Başkanı Yunus Kılınç açıklama yaptı.
Daha sonra sırasıyla Kuluncak İlçesi Ziraat Odası Başkanı Hasan Yıldırım açıklama yaptı.
Hekimhan ilçesi Ziraat Odası Başkanı Hacı Parmaksız açıklama yaptı.
Pütürge Ziraat Odası Başkanı Kürşat Ayaydın açıklama yaptı.
Rekolte 85 bin ton olarak açıklandıktan sonra son olarak Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi Merdan Demirtaş açıklama yaptı.
İsmini vermek istemeyen en az 10 uzman ile görüştüm.
Tarım İl Müdürlüğü de dahil.
Görüştüğüm muhtarların sayısını bilmiyorum.
Peki kısaca ne diyorlar?
Bu açıklanan rekolte en az 10 bin ton fazla açıklanmıştır, diyorlar.
Bunun üzerine Malatya oylarıyla yıllardır seçilen Öznur Çalık “Speküle etmeyin” açıklaması yaptı.
Sonra Malatya’mızın mülki amiri Valimiz Aydın Baruş “Spekülatif amaçlı bazı açıklamalar yapılıyor. Bunlara itibar edilmemesi gerekiyor” diye açıklama yapınca dayanamadım.
Tek tek anlatmak istiyorum.
Hem Öznur Hanım’a hem Vali Bey’e sormak istiyorum:
Hadi biz gazeteciler spekülatif açıklama yapıyoruz bu yukarıda saydığım insanlar da mı spekülatif açıklama yapıyor?
Bu rekoltenin yüksek açıklandığına dair bi muhalefet bilmeyen CHP açıklama yapmadı.
Onun haricinde neredeyse Tapu Kadastro müdürleri dahi açıklama yapacak!
Bu kadar zor olan nedir?
Tarım ve Orman Müdürlüğü hata yapmış olamaz mı?
Dün bazı bilgilere ulaştım.
Israrla ilçe ilçe niye açıklama yapmıyorsunuz demiştim ya…
2020 Tahmini Kayısı Rekoltesinin tutanağına ulaştım.
Aynen paylaşıyorum.
Paylaştığım ıslak imzalı belgeye bakıldığında bir imzanın eksik olduğunu göreceksiniz.
Ziraat Odaları’nı temsilen Akçadağ Ziraat Odası Başkanı Süleyman Boyraz’ın imzası yok.
Bi kere bu Komisyon’da yer alan bir üyenin imzası olmadan bu 85 bin ton rakamının açıklanması ne kadar doğru?
Daha işin başında teknik hata yapılmış.
Ben buradan ziraat mühendislerine bir soru sormak istiyorum:
Ortalama 8 milyon kayısı ağacı olan ve 13 ilçeye dağılmış geniş bir coğrafyada yer alan bu ağaçların tahmini meyve toplamını hesaplamak için 5 gün yeterli midir?
Dün öğrendim ki rekolte saha çalışması 5 gün sürmüş!
Malatya’nın 2020 yılında en çok kuru kayısı beklenen ilçesi Akçadağ.
17 bin 826 ton kuru kayısı bekleniyor.
Mesela Akçadağ Ziraat Odası Başkanı’nından ricada bulunuyorum.
17 bin ton bekliyorlar mı?
Malatyalıların yıllardır seçtiği Öznur Çalık’tan da ricada bulunuyorum.
Dünyanın sayılı hakemleri arasındaki Cüneyt Çakır dahi VAR’a gidip kararından vazgeçebiliyorsa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü niye VAR’a gitmek istemiyor?
Eğer yapılan spekülatif açıklamalar ise ve kararınızdan eminseniz niye tekrar bir inceleme yapmak istemiyorsunuz?
Daha iş işten geçmiş değil.
Tüm Ziraat Oda Başkanları, Ticaret Odası, Ticaret Borsası, Turgut Özal Üniversitesi, Kayısı Araştırma Enstitüsü ve Tarım İl Müdürlüğü ile beraber gerekirse 15 gün saha çalışması yapamaz mı?
Çok mu zor bu kadar “spekülatif açıklama” havada uçuşurken VAR’a gitmek!
Yukarıda paylaştığım tutanağın altında bir “NOT” bölümü var.
Lütfen o NOT bölünü okuyun. Kendi tutanaklarında dahi görülüyor ki bu rakamlar gerçekten fazla.
Üstte 85 bin altta Mart ayında ve Nisan ayında hastalığın etkili olduğu söyleniyorsa bence Malatya’nın sesini dinleyin ve talimatınızı hemen verin Sayın Çalık.
Tarım İl Müdürlüğü bu rakamına güveniyorsa çekinmesin.
Çünkü Malatya VAR’a gitmek istiyor.
Bunu bilesiniz.
NOT: 10 bin ton fazla tahmini bir açıklama en az kuru kayısıda 3 lira düşürür kayısı fiyatını. Bu yaklaşık olarak Malatya çiftçisinin 225 milyon (trilyon) zarar ettirir.
