Bundan tam 3 ay önce “Yeni Camii kimin umurunda” başlıklı yazımda, yaşanılan skandalları tek tek yazmıştım.
Bir mahalleye yapılan parkta dahi 3 kez proje değişmiyorken, Malatya’nın tarihi simgesinin 3 kez nasıl projesi değişir, demiştim.
Sözde “parasızlık” bahane edilirken yaklaşık 9 milyon tutarındaki proje maliyetinin 13 milyonu geçtiğini yazmıştım.
Ve asıl rezaletin abdest alma ünitelerinin değil Medine tipi şemsiyelerin takıldığı zaman yaşanacağını belirtmiştim.
Çok açık bir şekilde 3 ay önce…
“Genişliği 8 metre yüksekliği 10 metre Medine tipi denen 5 adet devasa şemsiyeler avluya yerleştirilecek.
800 bin TL’ye mal olan bu özel tasarım Medine tipi şemsiyeleri kim düşünmüş?
Allah’ın bir kuluna sormadan geçen yıl görevden alınan Vakıflar Bölge Müdürü!
Muhtemelen 4 metre uzunluğundaki bağımsız abdest alma blokları kalkmayacak.
Devasa şemsiyeler alındı, parası verildi. Özel tasarım olduğu için geri verilemiyor.”
Normalde Mayıs ayında bu şemsiyeler takılacaktı ama tepkilerin dinmesi için “ölü numarası” yapıldı!
Beklediler, beklediler ve parası ödenen ve özel tasarım olduğu için iade edilemeyen 5 adet devasa şemsiye Yeni Camii’nin önüne “kazık gibi” dikildi!
Şu fotoğrafa iyi bakın…
İsminden anlaşılacağı üzere Medine tipi şemsiyeler Arabistan iklimine uygun olarak tasarlanmış.
İsmi Medine tipi olarak konulmasaydı muhtemelen “devasa ters şemsiyeler” olarak adlandırırdık.
Fotoğrafta da çok açık görüldüğü üzere her hangi bir yağmurda kapanması gereken bir şemsiye görüntüsünde…
Biraz araştırdım…
Sadece güneşi engellemek için kullanılmasının dışında günde sadece ve sadece 2 saat süreyle gölgeyi önüne düşürüyor bulunduğu açıdan dolayı.
Kısacası günde sadece 2 saat yalnızca gölge yapsın diye 800 bin TL verdik!
Gelin size yeni bir haber vereyim.
Rezaletin katlandığı durum ne biliyor musunuz?
Bu şemsiyeleri tasarlayan firma ile çok çok “akıllıca” bir sözleşme yapmışlar!
Sözleşmeye göre bu şemsiyeleri tasarlayan veya üreten firma sadece bakımını yapabilecekmiş!
Sıkı durun!
Sadece günde 2 saatlik gölge için 800 bin lira veren aklı evvellerimiz her ay bu şemsiyelerin bakım ücreti için 30 bin lira bedel koymuş!
Bu 30 bin lira bakım ücretini de sadece şemsiyeleri üreten firma yapacakmış!
Aylık 30 bin lira!
Yılda 360 bin lira…
Üstelik, bu şemsiyeler sıcak iklimler için üretiliyor.
Yani Malatya’nın kış ikliminde bu otomatik açılan-kapanan şemsiyelerin yağmurda-karda bozulma ihtimalini de muhtemelen düşünmemişlerdir!
Yılda 360 bin liralık bakım masrafına “bozulma” masrafı da ekleyebiliriz!
Camilerin işleyişini, parasal durumları, cami derneklerini iyi bilirim.
Aylık 30 bin lira gibi bir ücreti Malatya Müftülüğü’nün vermesi imkânsız.
Yeni Camii’nin derneğinin ise bu parayı vermeyi bırak, çoğu zaman sabun parası dahi toplamakta zorlanıyorlar.
Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün ise bu parayı karşılama ihtimali derneklerin bu parayı bulma ihtimalinden dahi daha zayıf!
Geriye 2 belediye kalıyor!
Ya Büyükşehir Belediyesi ya da Battalgazi Belediyesi bu parayı karşılayacak!
Bu kadar açık yazıyorum!
Her halükarda bu kadar “akılsızca” düşünülen projenin maliyetini biz karşılayacağız!
Allah için düşünün…
Depremden zarar görmüş Malatya’nın tek tarihi simgesini hem değiştirdik, hem tarihi siluetine zarar verdik, hem 4 milyon daha fazla para harcadık hem de her ay 30 bin lira bu milletin sırtına yükledik!
Peki ne için?
Yılın sıcak aylarında günde sadece 2 saat gölge için!
Bu fikri düşünen, bu fikre emeği olan ve bu fikrin hayata geçmesi için mücadele veren kim varsa hakkımı helal etmiyorum!
Hepinizi Allah’a havale ediyorum çünkü bu “akılsızca” projeyi ısrarla ve inatla yapılması için sessiz kalıp “ölü numarası” yapan AK Parti Malatya milletvekillerini de ısrarla göreve çağırıyorum!
Rakam açıklamaya gelince “müjde atlatan” vekillerimiz bu tür durumlarda Adıyaman milletvekili gibi hareket ediyor maalesef!
Durum bu sayın seyirciler…
Hepimize afiyet olsun!