Mahir Temur

Esenlik, Hakan Kahtalı ve Şevket Keskin

Mahir Temur

Geçen hafta malatyahaber.com'un özel haberi ile Esenlik’in şu anki yöneticilerinin eski yöneticileri Cumhuriyet Başsavcılığına verdiğini öğreniyorduk.

Selahattin Gürkan döneminin Esenlik A.Ş’sini yönetenler, seçime kısa bir süre kalmışken 2’si market 4’ü ofis olmak üzere şirkete ait 6 taşınmazı değerinin çok altında satıp yaklaşık 50 milyon TL zarara uğrattığı iddiasıyla dava açılmış.

Bir AK Partili belediye kendisinden önceki AK Partili belediyenin yöneticilerini, biri başkanın akrabası olmasına rağmen savcılığa suç duyurusunda bulunup bir ilke imza atıyordu.

Bu haberden sonra, suç isnat edilen 3 yöneticiden biri olan dönemin ESENLİK A.Ş Genel Müdürü Ata Ünlü ise böyle bir iftira karşısında üzüldüklerini, satılan taşınmazların ihale yoluya gerçekleştiğini ve yerel gazetelerde bu ihalelerin yayımlandıklarını, bu satışlardan ESENLİK’in 19 milyon 350 bin TL net kar elde ettiğini söyleyerek yeni yönetimi suçlamıştı.

Kendilerine itibar suikastı yapıldığını söyleyen Ata Ünlü, “2023 yılı net karı yaklaşık 125 milyon lira olan şirketi çok kısa bir sürede zarar eder duruma getiren bir anlayışın kendi beceriksizliklerini örtmek adına önceki dönem yapılan işlere ve yöneticilere itibar suikasti planlama girişimleri elbette halkımız tarafından değerlendirilecektir.” demiş.

Okumayanlar için malatyahaber.com'un suç duyurusu haberini bu linkten okuyabilirsiniz:

İLGİLİ HABERİ OKU!

Ata Ünlü’nün cevabını ise bu linkten okuyabilirsiniz:

İLGİLİ HABERİ OKU!

 

Hem savcılılığa verilen suç duyurusunu hem de cevabı ayrıntılı irdeleyeceğim ama önce fikri takip yapalım.

Esenlik aslında her dönem eleştiri konusu olmuş, Ahmet Çakır döneminde AK Parti’nin arka bahçesi konumuna yerleşmiş ve uzun bir süre AK Partili yetkililerin ve bir vekilin tedarikçi olması sebebiyle gündemden düşmemişti.

Fakat Ahmet Çakır’ın milletvekilliği seçimi için Büyükşehir Belediye Başkanlığından istifa etmesi dengeleri değiştirmişti.

Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat, 2018 yılının mayıs ayında Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı seçiliyordu.

Koltuğu oturur oturmaz hızlı değişimler yapmıştı.

Yeşilyurt Belediyesi’nin iştiraklerinden biri olan Yeşilyurt İnşaat’ın genel müdürü Selahaddin Sami Üzmez’i ESENLİK A.Ş’nin başına getirmişti Hacı Uğur Polat.

Esenlik’in aylardır hiçbir tedarikçiye para vermediğini biliyorduk.

Bunların başında AK Parti Malatya milletvekili Hakan Kahtalı geliyordu.

AK Parti il başkan yardımcısı gibi isimler de vardı ama Kahtalı o dönemler çok meşhurdu.

Esenlik’in yeni genel müdürü borçlarını alamayan 25 tedarikçiyle bir araya gelip, isteyen firmaya bazı taşınmazları satabileceğini söyler.

3 dükkân, 9 daire ve çeşitli özelliklerde 27 taşıt alacaklarına karşılık satılır.

İlk önce Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Şevket Keskin bu konuyu gündeme getirir.

ER TV’de “Bu grup içerisinde aralarında toptancılık yapan ve TIR’larca belediyeye mal veren Malatya milletvekili de var. Şimdi bu milletvekilinin Büyükşehir Belediyesi Esenlik Şirketinden alacağı var. Bu alacağına karşılık el atından belediye iki tane büyük marketini yeriyle birlikte bu vekile gizlice veriyor. Hatta belediye ruhsatını dahi vermiş” diyor.

Keskin, o dönemler çok güçlü olan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat’ın da aralarında olduğu Meşale derneğini ağzından düşürmez.

“Şalaleciler” der sürekli…

O dönemler Esenlik’i Şevket Keskin gibi ağır eleştirenlerden biri de benimdir.

Hem BUSABAH gazetesinde hem de Kayısı Haber’de Hakan Kahtalı’yı, Meşale’yi ve Esenlik üzerinden Hacı Uğur Polat’ı ağır eleştiriler yapıyordum.

Hatta bu Esenlik’in taşınmazları konuşulurken yine gündem yaratacak bir yazı yazmıştım.

Aslanlar Marketleri’nin Esenlik tarafından satın alındığını, bu satış işleminin Hakan Kahtalı’ya dayandığı iddiaları ve birçok soruyu aynı yazımda belirtmiştim.

Bunun üzerine Şevket Keskin benim ortaya attığım iddiayı da ER TV ekranlarında sormuştu.

Hatta CHP Malatya milletvekili Veli Ağbaba, bu iddiaları TBMM’ye taşımıştı.

Kısacası 2018 yılının yaz ayları çok hareketliydi.

Ortalık 56’ydı!

Bu konu ile ilgili ayrıntılı haberi bu linkten okuyabilirsiniz:

İLGİLİ HABERİ OKU!

 

Ve Malatya o tarihlerde gereken refleksi göstermiş, sorulabilecek soruları; ana muhalefeti, bazı STK’ları ve birkaç bazın kuruluşu ile gündemi sıcak tutmuştu.

Olması gereken eleştiriler, olması gereken sorular şehir adına yapılmış ve sorulmuştu.

Zaten bu yüzden Hacı Uğur Polat, AK Parti genel merkezi tarafından aday gösterilmiyordu.

Peki bugün Esenlik’te ne oluyor?

Milletin gündeminde Esenlik var mı?

Çarşıda-pazarda kimse “Gördünüz mü, Esenlik’te dükkanlar birilerine peşkeş çekilmiş!” diyen bir vatandaş?

Niye?

Malatya’nın dinamikleri niye harekete geçmiyor?

Selahattin Gürkan’ın 3 yöneticisi, ki biri akrabası, gider ayak bazı taşınmazları satmış ve sattığı taşınmazları da ESENLİK adına 10 yıllığına kiralamış.

Şu anki Esenlik yönetimi de bu 3 yöneticinin şirketi 50 milyon TL zarara uğrattığı gerekçesiyle Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuş.

Ne Şevket Keskin’den bir ses var ne Veli Ağbaba’dan ne de CHP il teşkilatından!

Bu şehrin öz malı olan Esenlik maalesef deprem döneminde sınıfta kalmıştı.

Dünyanın ve ülkenin her yerinden buraya malzeme akarken Esenlik depremden çok kısa bir süre sonra parayla mal satmaya başlamıştı.

Sami Er, Gürkan’ın oturduğu koltuğa yerleşince Büyükşehir’in ve şirketlerin borcunu açıklamıştı.

Esenlik’in 361 milyon TL borcunun olduğunu açıklamıştı.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, borçları açıkladıktan sonra bir yazı yazmıştım.

Geçen gün Malatya Haber’e yalanlama metni atan Ata Ünlü o tarihlerde beni aramıştı.

Esenlik’in borcunun olduğunu ama depolarda 297 milyon TL değerinde mal olduğunu, 30 Mart 2024 tarihine kadar Esenlik şirketinin alacak nakit, POS, Büyükşehir Belediyesi ve diğer şirketlerden alacak nakit parası ise 254 milyon TL olduğunu söylemişti.

Kısacası bırakın borçlu olduğunu artıda yeni yönetime devrettiklerini söylemişti.

Ben de o tarihte bu bilgiyi de tarafsızlık gereği yazmıştım.

Sadece Ata Ünlü’nün hem şahsıma verdiği bilgiler hem de Malatya Haber’e attığı yalanlama bilgileri ışığında çok basit bir soru sormak istiyorum:

2018 yılında Esenlik çok borçlu bir şirketti. Hatta mal aldığı tedarikçilerine para veremeyecek düzeydeyken bazı taşınmazlarını borçlarına karşılık vermişti.

Ata Ünlü’nün ifadelerine göre 2024 yılında artıda olan bir kamu şirketi, şehrin en değerli yerinde taşınmazlarını niye satar?

Bu satışları yaparken nasıl oluyor da sattığı kişilerden 10 yıllığına tekrar kiralama sözleşmesi yapar?

Birkaç ay sonra yönetimin değişeceği aşikarken!

Kimse kimseyi aptal yerine koymasın!

Ben Sami Er’i ve Esenlik’in bu kamu malı hassasiyetindeki tavrını tebrik ediyorum.

Ve tekrar söylüyorum:

Dün Hakan Kahtalı diye bağıranları bugün Selahattin Gürkan diye bağırmaya davet ediyorum.

Ve bu satıştan “MEGSAŞ’a un alınırken bile haberim olacak” diyen Selahattin Gürkan’ın haberinin olmamasını düşünmek çok safça olur.

@mahirtemur

Yorumlar 10
Mehmet 11 Eylül 2024 19:00

Mahir bey, Motaş ile ilgili bir yazı kaleme alsanız iyi olur, bilet fiyatlarına @ zam yapılırken öğrenci ve sivil abonmalarına 6 lık zam yapıldı. Abonman fiyatlarına ` zam yapılırken biniş sayılırı sivilde 120 den 60'a, öğrenci de 120 den 75'e düşürüldü. Bu yetmemiş olacak ki şehir içi tarifesinin olmadığı yerlerde abonman dan her binişte 3 binişlik kesinti yapılıyor.

Memleket Sevdalısı 10 Eylül 2024 23:58

Sizin gibi kalemler düzeltecek memleketimizi inşaallah Mahir bey. Bu memleketin Selahattin Gürkan döneminde neler döndüğünü gerçekleriyle yazan tek kalemdin. Yanlışa doğru dediğin görülmemiş daha.

hamza 10 Eylül 2024 13:58

elinize sağlık çok adil ve tarafsız bir yazı olmuş ama halen anlamak istemeyenler var ,kaleminiz keskin olsun hak ve adaletten ayrılmasın

Sefer 09 Eylül 2024 22:41

Mahir bey yine harika bir yazı yazmışsın. Malatya’da belli kurum ve kişilere bakınca bu kadar saçmalık olur mu diyorsun. Mevzu hak adalet dürüstlük değilki. Herkes bir başkasına ahlakçı. Kendine ahlaksız. Yolsuzluk yağma iltimas alçaklık akıyor. At izi it izi ile karışmış. Bu zevat konuşmaz. Mesela Selo döneminde yimpaş, şire pazarı, şöför okulu vb imar yolsuzlukları ve ranta imza atan idareciler görevde kalır yada yükselir. Oysaki selo döneminde kim idarecilik yapmışsa mutlaka görevden alınmalıdır. Çünkü Selo döneminde ki usulsüzlüklere ya imza atmıştır , ya usulsüzlüğü görüp susup susmak suretiyle suça ortak olmuştur . Yada görmediğini iddia eden komik gruptandır. En adisi de bunlardır. Çünkü görmediğini iddia eden idareci varsa ya ahmaktır yada seni ahmak yerine koymaya kalktığı için ahmaktır. Yani selo döneminde daire başkanı ve üstü kim varsa üstünü çizeceksin. Bunlara ses çıkarmayan ve destek olan kim varsa onu da çizeceksin. Ahlaksa hepimize ahlak adaletse hepimize adalet. Bedel ödemeden ahlakta adalette hakta gelmez. İşler çığırından çıkar ise ya tabiri caizse ordu/polis/yargı yönetime el koyar. O da koymazsa ilahi adalet öyle yada böyle ortaya çıkar. Anlayan çıkar mı ibret alan çıkar mı? Bilmem bakıp göreceğiz. Namuslular namussuzlar kadar cesur olmazsa o ülke batar. İsmet İnönü

Emrah 09 Eylül 2024 20:55

Çok dürüstlerse bi 5 yıl daha geriye gidip hakan kahtalıya satanlara da dava açsınlar

Göktuğ 09 Eylül 2024 20:21

Valla bu esenlikteki yöneticilere helal olsun adamlar delikanlı gibi hak peşinde koşuyorlar. Azcık belediyedekilerde de yürek olsa Yimpaş ve şire pazarının hesabını sorarlardı.

Ayşe 09 Eylül 2024 17:56

Selahattin gürkanın bu şehre verdiği zararları yazabilecek sizin gibi cesur yazarlara ihtiyaç var tabi selonun yolsuzlukları ile mücadele eden belediyedeki malatya sevdalısı insanlara da sami başkanın sahip çıkması lazım aksi halde tüm adaletsizlikler birilerinin yanına kâr kalacak.

Erkan 09 Eylül 2024 17:41

Malatyanın kaderi, siyaset ve ticarette aktif rol oynayanlara ipotek edilmiş ve bu zatlar yönlendirebileceği kişilerin belediyelerde başka makamlar da söz sahibi olması için tüm gücünü kullanıyor. Olurda yönlendiremediği kişiler ile karşılaştıklarında ise itibar suikastı yaparak mevcut toplumun önüne parçalamaları için atıyor. Milliyetçi olarak geçinen cenah ise önce kaotik bir ortam yaratıp akabinde çözüm üreterek bakın bu sorunu biz nasıl da çözdük diyerek yetkililerden ulufe istiyor. Besim dellaloğlunun şahsiyetin sosyolojisi adlı yazısını bu haberi okuyan herkesin kesinlikle okumasını isterim. https://www.perspektif.online/sahsiyetin-sosyolojisi/

helal olsun mahir 09 Eylül 2024 13:40

sevket selonun adamıydı oglunu özel kalemden memur yapmış malatya milleti hizmete bakmaz kendisine yakınmı tarafmı ona bakar ya muhalif olur yada yandaş kimse şehri düşünmez. o yuzden bu memlekete her şey mübah!

Selim 09 Eylül 2024 13:38

Şevket Keskin 2 yıl öncesine kadar Selahattin Gürkan’ı ağır bir şekilde eleştiriyordu. Çıktığı ekranlarda yerden yere vuruyordu. Sonra ne olduysa oldu 1 numaralı savunucusu oldu. Hatta ve hatta depremden sonra bu şehri bir tek Selahattin başkan ayağa kaldırır diyecek kadar savundu. Acaba ne oldu da bu fikir değişimi meydana geldi.

Yazarın Diğer Yazıları