Bundan 15 gün önce hararetli günler yaşanırken “Akif Baştürk adaylıktan çekilsin” başlıklı bir yazı yazmıştım.
Tüm yazılarımda olduğu gibi bu yazımda da çok açık ifadeler kullanmıştım.
Fakat maalesef Baştürk tarafı, “taraf olduğumu” söyledi.
Sadıkoğlu’ndan yana tavır aldığımı, bunun gazetecilikle alakalı olmadığını haykırdılar.
Binlerce lira para aldığımdan tutun da daha birçok iftirayı troller vasıtasıyla yazdılar.
Sorun değil…
Malatya’da “seçim sürecinde” Akif Baştürk’e belki de tek doğruyu yazan, bu sürecin yanlış yönetildiğini kaleme alan tek gazeteciyim aslında.
Sadıkoğlu’nu göklere çıkartıp Baştürk’ü yerin dibine çekmedim.
Dedim ki…
Yürüttüğünüz seçim süreci çok çok yanlış.
“Çarşı” Akif Baştürk’ü tanımazken ve üstüne Sadıkoğlu ekibinin “haksızlığa uğradığı” gerçeğini çok güzel bir şekilde kullanırken parçalara ayrılmış bir ekip görüntüsü yanlış hamledir, dedim.
Son bir ayda sahaya inen bir Ticaret ve Sanayi Odası adayının yapacağı iş değildir, dedim.
İsmine Seçim Koordinasyon Merkezi deyip “koordinasyonun” olmadığı, karşı tarafın stratejisine her seferinde “yağ süren” bir tutum yanlıştır dedim.
O yazımın en son cümlesinde “Tabii şu anda dahi bunun farkında değilsiniz” demiştim.
Şu anda farkına varmaları için yazmıyorum bunları.
Gelecekte bu tür adaylıkları düşünenler için yazıyorum.
TSO’dan bahsetmiyorum.
Siyasetten bahsediyorum.
Ders alınması gereken, üstüne çalışılması gereken bir süreç geçirdik.
Bi kere Akif Baştürk yaklaşık 1 yıl önce aday olacağının algısını vermişti Malatya’ya.
Her ne kadar Baştürk’ün ekibi, yapılanın doğru olduğunu söylese de OSB’de yapılanın bir “operasyon” olduğunun algısını Malatya’ya vermişlerdi bi kere.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın başrol oynadığı o süreçten sonra bu algıyı kıracak elinizde elle tutulur bir argüman dahi yoktu.
Gürkan OSB’de dönemin Valisi ile birlikte düğmeye bastı ve OSB seçimlerine çok kısa bir süre kala Sadıkoğlu’na soruşturma başlatıldı.
Artık bu olaydan sonra OSB’de Sadıkoğlu’nun yerine gelen kişi TSO’da da boy göstereceği ayan beyan ortadaydı.
Hayatta kırılma noktaları vardır.
OSB’nin yönetimine girmeyi ret edip bugün aday olarak çıksaydı Baştürk, daha farklı olabilirdi belki.
Kısaca Malatya’nın gerçek manada OSB’deki “operasyonla” tanıdığı Baştürk’ün TSO adaylığı 1 yıl önceye dayanıyor.
Bir yıl önceden belli olan bir adaylık sürecinde bu kadar hata nasıl yapılır?
Sadıkoğlu’ndan “nefret edenleri” bir tarafa toplayıp seçimi kazanmaya çalıştığın zaman bu şekilde tarihi bir fark yersin.
Baştürk tarafında sevdiğim kişiler var. Genel konuşmuyorum ama kendisini “kilit” görüp çok hata yapanlar oldu.
Ortalama 5 bin üyenin oy kullandığı bir seçim sürecinde “kerameti kendisinden bilenlerin” yoğunlukta olduğu bir ekiple bu işin olmayacağı çok belliydi.
Sadece basın açıklamalarına bakalım mesela.
Parası olanların “ego savaşları” yaşadığı bir süreçten geçtik maalesef!
Bi bakıyorsun bir komite üyesi çıkıyor meydana…
Uzun uzun basına açıklaması yapıyor.
Bi bakıyorsun komite üyesi dahi olmayan biri tüm komite üyelerini etrafına toplayıp “Akif Baştürk’ü ben aday yaptım. Göreceksin Sadıkoğlu o koltuğu elinden alacağım” dercesine bir tutumla basına açıklama yapıyor.
Sadıkoğlu ile kişisel bi şeyler yaşadığını o toplantıda görüyorsun.
Seçimden bir veya iki gün önce dahi Vuslat TV’de bir komite üyesi sahneye çıkıyor.
Bu sırada Baştürk’ün akıllarda kalan tek karesi Başkan Gürkan’la bir sokağın kurdele kesim töreni.
“Siyasetin adayı” algısını kırmak için ne yapılır?
Bir dergi de arka kapağı canlı gösterip Başkan Gürkan’ı “siyah-beyaz” göstermekle mi bu algı değişir?
Şu fotoğrafa lütfen iyi bakın:
Beyazlar içinde bir grup görüyorsunuz.
Peki rakibin yani Sadıkoğlu’nun seçime hangi pusulayla girdiğini biliyor musunuz?
Beyaz pusula…
Mavi pusulayla seçime giren Baştürk ve ekibi bu beyazlar içindeki abilerle nasıl bir algı vermeye çalışıyorlardı?
Seçim günü gidin mavi pusulayı sandığa atın diyen bir ekip bu fotoğrafla nasıl bir algı veriyordu?
Anlatmak istediğim bu işte…
Bakın Akif Baştürk’ün ana sloganı neydi?
“Sanayi Büyüyecek, Ticaret Canlanacak”
Sadıkoğlu’nun TSO Başkanlık döneminde Baştürk’ün kişisel sanayisi büyümedi mi?
Ticareti artmadı mı?
Tamam.
Baştürk’ün kişisel başarısı doğal olarak.
Peki son bir ayda “Sanayi Büyüyecek, Ticaret Canlanacak” diyen bir ekibin bu sloganın altını dolduramaması normal mi?
Sanayi nasıl büyücek Sayın Baştürk?
Ticaret nasıl canlanacak Akif Bey?
Son bir ayda “nasıl” sorusuna bir cevap bir proje açıklaması yapıldı mı?
Bir ay boyunca “Biz operasyon yapmadık” dediler.
Adaylığımızda siyaset yok, demeye çalıştılar.
Seçime bir hafta kala ER TV’de Akif Baştürk’ü izledim.
Programın sunucusu Baştürk’ten fazla konuştu.
Sürekli sunucunun yönlendirmesi ile program geçti.
Sürekli “Biz camı kurduk. Camda bunu yaptık. Camı büyüttük” lafları haricinde bi şey kalmadı aklımızda.
Baştürk Yönetim Kurulu Başkanlığı seçimi mi yapılıyor yoksa TSO seçimi mi?
Belki Gaziantep gibi bir SANKO örneği olsa anlarım ama öyle bir durum da yok!
O yüzden diyorum ki bu seçimi Baştürk Yönetim Kurulu Seçimi gibi algılayıp kesin gözüyle bakıp hata üstüne hata yaptılar.
Kendi kişisel sanayisini son 4 yılda belki de 2 kat arttıran Baştürk’ün “Malatya Sanayisinin” nasıl büyümesi gerektiğini bir “sanayici” olarak anlatma gereği dahi hissetmedi!
Çünkü farklı arzuların bir araya geldiği bir grubun Baştürk’e fayda sağlamasının imkânsız olduğunu görmemek için Baştürk’ün Seçim Koordinasyon Merkezi’nin başında olmanız gerekirdi!
Bu kadar açıktı maalesef!
Son bir soruyla yazımı bitirmek istiyorum.
30 komiteden sadece 7 komiteyi kazanan Akif Baştürk bildiğiniz üzere kendi komitesinden seçildi.
Peki önümüzdeki 4 yıl boyunca her hangi bir TSO Meclis Toplantısı’nda Baştürk’ü görme ihtimalimiz nedir?
Malatya sanayisinin büyümesi için en azından muhalefet kanadının başı olarak TSO Meclisi’nde Akif Baştürk’ün tüm üyeler adına veya en azından kendisine destek veren üyeler adına görev yapması beklenir doğal olarak.
Doğal olarak bekleriz ama Baştürk maalesef “doğal” bir aday değildi.
O yüzden her hangi bir TSO Meclis Toplantısı’nda Baştürk’ü görmemiz imkânsız.
***
Sadıkoğlu ve ekibine önümüzdeki 4 yıl boyunca başarılar diliyorum.
İnşallah Malatya’nın menfaatine hareket etmeye devam ederler.