Malatya, 06 Şubat 2023 depreminin yaralarını ağır ağır sarararak normalleşmeye doğru yol kat ederken hayat da akıp gidiyor.
Bu bağlamda 2010 yılından itibaren sürmekte olan Balyoz davası ile ilgili olarak 24 Mart 2023 tarihinde bir karar daha verildi.
19 Temmuz 2010 tarihinde hazırlanan bir iddianamede “Hükümeti devirmeye teşebbüs” suçlamasıyla 365 general, subay, astsubay, sivil memur suçlanmış ve Özel Yetkili Mahkeme tarafında 237 kişi hakkında 21 Eylül 2012 tarihinde ceza hükmedilmişti.
Hatırlanacağı üzere, Balyoz davası süreci içerinde AKP’li Bülent Arınç, hapse atılan general ve subaylar için “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” demişti.
Daha sonra Anayasa Mahkemesi, cezaya hükmeden Özel Yetkili Mahkemenin “Hak ihlali” yaptığına karar vermişti. Yeniden görülen davada bütün sanıklar berat ettirilmişti.
Davanın bozulup sanıkların berat etmesinden sonra, dava Yargıtay incelemesinde iken Başbakan AKP’li Binali Yıldırım, “Balyoz bal gibi de vardı” dedi.
Bunun üzerine Yargıtay seçilen 7 kişi (E. Orgeneral Çetin Doğan, E. Korgeneral Metin Yavuz Yalçın, E. Tümgeneral Behzat Balta, E. Tuğgeneral Mehmet Kaya Varol, E. Tümgeneral İhsan Balabanlı, E. Kurmay Albay Erdal Akyazan ve E. Kurmay Albay Emin Küçükkılıç) hariç diğer sanıkların beratını onayladı.
Bu 7 kişinin yeniden yargılaması sonucunda 24 Mart 2023 günü mahkeme kararını verdi ve 6 kişiyi (bu süreç içerisinde bir sanık vefat ettiği için) “suç için anlaşmak” gerekçesiyle çeşitli cezalara çarptırdı.
Sonuç olarak “bağımsız” mahkeme kararını verdi ve 6 kişi (E. Orgeneral Çetin Doğan, E. Tümgeneral Behzat Balta, E. Tuğgeneral Mehmet Kaya Varol, E. Tümgeneral İhsan Balabanlı, E. Kurmay Albay Erdal Akyazan ve E. Kurmay Albay Emin Küçükkılıç) için 6 yıl 8 ay ile 5 yıl arasında çeşitli cezalara hükmetti.
Yani,
19 Temmuz 2010 tarihli iddianamede 365 general, subay, astsubay “hükümeti devirmeye teşebbüs” suçlaması ile yargılanmış.
Bu kişilerden 237’sine cezalar verilmiş, diğerleri berat ettirilmiş.
Bu yargılamanın FETÖ kumpası olduğu anlaşılınca, yeniden yargılanma yapılmış ve 7 kişi hariç diğerleri berat etmişti.
Bu 6 kişi (bir kişi vefat etti), yapılan yeniden yargılamada 24 Mart 2023 günü “suç için anlaşmak” suçlaması ile cezalandırılmışlardır.
Bu arada mahkemenin üç hakiminden birisi, verilen karara katılmayarak şerh düşmüş ve şunları yazmıştır: "Suç için anlaşmak suçunun unsurlarının oluşmadığı, suçta ve cezada kanunilik evrensel ilkesi uyarınca, olay tarihi itibariyle yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre suçun unsurlarının her iki kanundaki düzenlemeler nazarında oluşmadığı, sanıkların olay tarihi itibariyle yürürlükte olan iç hizmet kanunu, sıkıyönetim kanunu, sıkıyönetim yönergesi, EMASYA protokolü ve diğer mevzuat gereğince söz konusu semineri düzenleyerek ve de seminer kapsamında sıkıyönetim planı dahil yargılamaya konu sunumları yaparak görevlerinin gereğini yerine getirmiş oldukları kanaatinde olduğumdan ve de dava zaman aşımı süresinin sanıkları lehine olduğu değerlendirilmesi bulunulmakla birlikte her iki kanun bakımından da dava zaman aşımı süreleri dolmadığı kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun mahkumiyet kararına katılmadığıma, Yargıtay bozma ilamına direnilerek, sanıkların üzerlerine atılı suçlar bakımında yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle beraatlerine karar verilmesi gerektiğine dair, gerekçeli karar ile birlikte ayrıntılandırılmak üzere muhalefet şerhimdir."
Önce 365, sonra 237, daha sonra 6 kişi!
Önce “hükümeti devirmeye teşebbüs” sonra “suç için anlaşmak”!
Bu suçlama ve verilen cezalar buram buram mantıksızlık kokuyor, buram buram siyaset kokuyor, buram buram seçim hazırlığı kokuyor, buram buram komiklik kokuyor.
