Ahmet Küçükşahin

Abdurrahman Dilipak ve Balyozcuların ABD Bağlantısı

Ahmet Küçükşahin

Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, 01 Mart 2019 günü “Endişelenecekler tabi, çünkü ucu kendilerine dokunuyor” başlığı ile yayınlanan yazısında “Ergenekon-Balyoz’da, suçladıkları kişilerin ABD, AB, İsrail, Vatikan, NATO bağlantısı hiç gündeme geldi mi?” diye soruyor. 

Dilipak, toplumun kafasında bir kuşku yarattı. Bu ifadeyi birkaç kez okuyarak yargılananların ABD, AB, İsrail, Vatikan, NATO bağlantısını mı, yoksa yargılayanların ABD, AB, İsrail, Vatikan, NATO bağlantısını mı soruyor. Bunu anlamaya çalıştım. 

Bana “yargılananların ABD, AB, İsrail, Vatikan, NATO bağlantısını merak ediyor” gibi geldi. Dolayısıyla yazıyı bu bağlamda ifade edeceğim. 

Benim anılan ülke ve kuruluşlarla bir bağlantım olmadı. ABD’yi büyük devlet olarak nitelendiririm ve onunla işbirliği yaparken on kez düşünmek gerektiğini savunurum. Her yönüyle bağımsız bir Türkiye’den yanayım. Bağımsızlık aç kalmayı gerektiriyorsa, aç kalmayı tercih ederim. Kimseye muhtaç olmamak için kendi işimizi kendimizin yapmasına ve çok çalışılması gerektiğine inanan bir kişiyim. Bir ülkenin bize talimat vermesini, aşağılamasını, ülkemizde operasyon yapmasını asla kabul edemeyecek kadar ülkemi seviyorum.   

Balyoz davasının yargılanmasının başladığı 26 Aralık 2010 günü Abdurrahman Dilipak, büyük bir hevesle Balyoz davasına katılımcı (müdahil) olmak için müracaat etti. Bizim kabul edilmesin yönündeki görüşlerimize karşın, mahkeme heyetince müracaatı kabul edildi. Olayın gidişatını birkaç celse izledikten sonra kanaatimce; davanın mahiyetini, haksızlıkları ve hukuksuzlukları gördüğü için bir daha katılmadı. 

Yani merak ettiği soruyu gündeme getiremedi, bizlere sormadı ve hakimlere de yöneltmedi. Elindeki fırsatı kaçırdı veya değerlendiremedi. 

Ancak, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Ergenekon ve Balyoz’dan yargılananların değil, yargılayanların ABD, AB, İsrail, Vatikan, NATO bağlantısı olduğu net olarak görüldü. 

Ben, gerek Balyoz yargılamaları esnasında, gerekse sonrasında bazı arkadaşlarıma “sizi niye bu olaya dahil ettiler” diye sordum. Gerçekten merak ediyordum, halen de merak etmeye devam ediyorum. 

Çoğunluğunun “günahı”(!) sadece bir nedene dayanmıyor, birden fazla nedene dayanıyor. Bunlar arasında bir numarada “Türkiye’nin hak ve menfaatlerini ABD veya NATO menfaatlerinden üstün görmek” geliyor. 

Buna rağmen yine de araştırılsaydı iyi olurdu. Hazır, herkesin ABD karşıtı olduğu bu günlerde milletin yüreğine su serpilirdi. 

Yazarın Diğer Yazıları