Kemal Kılıçdaroğlu: Devlette liyakat sistemini oturtacağız
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde devlete liyakat sistemini oturtacaklarını ifade ederek, 'Her şeyi planladık, son derece nitelikli kadrolarımız var. 'Devlette liyakat sistemini oturtacağız' sözünü verdiğiniz anda her türlü sorunu çözersiniz' dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde devlete liyakat sistemini oturtacaklarını ifade ederek, “Her şeyi planladık, son derece nitelikli kadrolarımız var. ‘Devlette liyakat sistemini oturtacağız’ sözünü verdiğiniz anda her türlü sorunu çözersiniz” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’nı ziyaret etti. Burada konuşan Kılıçdaroğlu, 24 Haziran seçimlerine değinerek CHP’nin vaatlerinden birinin de OHAL’i kaldırmak olduğunu söyledi. OHAL’in kalkmasının ardından doların düşeceğini ileri süren Kılıçdaroğlu, “Muharrem İnce seçildiğinde ilk bir ay içinde yapacağı iki şey var. İlk olarak diyecek ki ‘Ben 48 saat içinde OHAL’i kaldırıyorum. Bu ne demektir? Bu bütün dünyaya diyorum ki ‘Ey dünya biz artık demokrasiye geçiyoruz, tam demokrasiye geçiyoruz’. İlk adımı attık OHAL’İ kaldırdık. Göreceksiniz dolar tak diye düşecektir. Diğer bir önemli şey, ‘Merkez Bankası’nın enflasyonla mücadele araçlarına siyaseten müdahale etmeyeceğiz’ açıklamasını bütün dünyaya duyuracağız. Merkez Bankası bağımsız bir kuruluştur. Biz hedef veririz ‘enflasyonu indir’ deriz ama onun araçlarına müdahale edemeyiz. Enflasyonu indirmezse alırsın başkanı görevden. Bir diğeri, o biraz daha uzun vadede gidecek. 3 ülkenin devlet başkanını ziyaret edecek, sonra Mısır’ı kazanacağız. Bu Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı’na Mısır’ı dahil edeceğiz, Ürdün’ü dahil edeceğiz, Filistin’i dahil edeceğiz, Lübnan’ı dahil edeceğiz. Orta Doğu bölgesinde Türkiye’nin gücünü göstereceğiz. Ekonomik olarak, bilimsel olarak üniversitelerimiz gidecek, hocalarımız gidecek, emin olun Orta Doğu’da lider olacağız. Niye Batılıların oyununa geliyoruz ya, bizim aklımız yok mu, biz geleceği göremiyor muyuz” şeklinde konuştu.
"Kesin Hesap Komisyonu kuracağız"
Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde devlete liyakat sistemini oturtacaklarını ifade ederek, “Her şeyi planladık, son derece nitelikli kadrolarımız var. ‘Devlette liyakat sistemini oturtacağız’ sözünü verdiğiniz anda her türlü sorunu çözersiniz. Bir başka önemli nokta her kuruşun hesabını vereceksiniz. Biz bu yönde Kesin Hesap Komisyonu kuracağız. Başkanı muhalefet partisinden olacak. Çünkü iktidar muhalefete hesap verecek. ‘Ben vaat ettim, bütçeyi böyle yaptım, bak kardeşim vergi dedim şu kadarını topladım, yatırım dedim şu kadarını yaptım, faiz dedim şu kadarını ödedim’ diyecek. Ve Kesin Hesap Komisyonu ile vaat edilenin ne kadarı gerçekleşti bunu bileceğiz. Çünkü siyaset kurumu hesap vermezse sizin ödediğiniz vergilerin nereye gittiğini siz bilemezsiniz” ifadelerini kullandı.
Güçlü bir demokrasiden yana olduklarını aktaran Kılıçdaroğlu, “Ve yine aynı şekilde üretim politikalarından yanayız. Yani biz ürettiğimiz zaman güçlü oluruz, ürettiğimiz zaman dünyada söz sahibi oluruz, ürettiğimiz zaman borçlanmayız, ürettiğimiz zaman ürettiğimizi dünyanın her ülkesine satarız. Sanayimizin ve ticaret erbabının birtakım sorunları var. Bizim siyaset kurumu olarak görevimiz bu sorunları yerinde dinleyip çözüm üretmektir. Üretim ekonomisi üzerinde durmamız ve tasarruflarımızı yatırımlara yönlendirmemiz, yani fabrikaya yönlendirmemizin temelinde güçlü bir devlet oluşturmak, işsizliği azaltmak, borçla ekonomiyi büyütmemek tam tersine ürettiğimiz ürünleri satarak karşılığında döviz elde ederek ekonomimizi büyütmek. Çünkü borç alan emir alır, borç alan bir süre sonra yakayı borçlunun elinden kurtaramaz” dedi.
Bütün KOBİ’lere vergi ve sigorta prim borcu olmamak kaydıyla ödediği vergi ve sigorta primi kadar bir yıl süreli sıfır faizle kredi vermeyi taahhüt ettiklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Nedeni şu, bugün sadece 2017 yılında bütçe gelirlerinin 322 milyar lirası tahsil edilememiştir. Bu tahsil edilemediği için hükümet borçlanmıştır. Hem de yüksek faizle. Oysa ki sağlıklı ve akıllı bir politika güdülürse, bizim bu söylediğimiz yöntem uygulanırsa vergiyi işveren ödeyecek, çünkü sıfır faizli kredi alacak. Sigorta primi ödeyecek ikisinin toplamı kadar sıfır faizli kredi alacak. Artı kayıtdışı çalıştırmaya pek gerek duymayacak. Ne kadar çok vergi öderse o kadar fazla sıfır faizli kredi alacak. Bunun yanında üretecek, ihracat yapacak. Bütün bunların tamamı cezalandırma yöntemi ile değil ödüllendirme yöntemi ile olacak, hem devlet kazanacak hem sanayi kazanacak hem Türkiye kazanacak”
"OHAL niye var"
“OHAL niye var” diyen Kılıçdaroğlu, “FETÖ olayı bitti. Bunu ben söylemiyorum, Başbakan söylüyor, İçişleri Bakanı söylüyor, Adalet Bakanı söylüyor, Milli Savunma Bakanı söylüyor. Bu OHAL niye var? Hangi gerekçeyle var? Batılı gelmiyor, sermaye gelmiyor, para gelmiyor, adam ‘riskiniz var para vermem’ diyor. Benim sizden istediğim, yaşanacak olan bir ekonomik krizde faturayı siz ödeyeceksiniz. Ben ödemem, maaşımı alıyorum, milletvekili aylığımı alıyorum. Onu da zaten siz ödüyorsunuz, sizin kaybedecek çok şeyiniz var. Devlet bakidir ve liyakat üzerine inşa edilir. Yani iş ehline verilir. O nedenle devlet yönetimi zor değil. İşi ehline verdiniz mi en kolay devlet yönetilir. Çünkü devlette herkesin görevi bellidir, herkesin görevi kanunda yazılıdır. Sorun siyaset kurumunun liyakat esasını yok etmesi ve doğrudan bürokrasiye müdahale ederek kendi görev alanın dışına çıkmak istemesidir” şeklinde konuştu.
Ziyarette söz alan Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu ise “Malatya merhum Turgut Özal ile birlikte başladığı kalkınma yolculuğunu büyük bir azim ve gayret ile sürdürüyor. 1985’li yılların ortalarında başlayan ve 2000’li yıllarda ivme kazanan sanayileşme süreci bugün aynı kararlılıkla devam etmektedir. 1990’lara kadar tarımsal bir ekonomik potansiyele sahip olan Malatya, özellikle merhum Özal ile birlikte sanayi ile tanışmış ve bu alanda önce ilinde, ardından Türkiye’de söz sahibi olmuş başarılı sanayiciler yetiştirmeyi başarmış bir kenttir. ‘Üstün nitelikli insan’ yetiştirmekle de nam salan ilimiz aynı zamanda İnönü ve Özal ile iki önemli devlet adamı, çok sayıda ilim adamı, düşünür sanatçı ile ülkemizin düşünce dünyasına önemli katkılar sunan bir şehirdir. Malatya ekonomisinin can damarı hiç şüphe yok ki kayısıdır. ABD başta olmak üzere 110’a yakın ülkeye her yıl kayısı ihraç ediyoruz. Ancak dünya da katma değeri yüksek olan bu üründen Malatya’da yıllara göre çeşitlilik arz etmektedir. Oysa 1 milyar dolarlık bir hacme sahip olan bu ürün her yıl yaşanan ve değişkenlik arz eden fiyat dengesizliği gerek ürünümüzü, gerekse Malatya ekonomisini hak ettiği noktada olmamasına neden olmaktadır. 2017 yılında Malatya’dan toplamda 355 milyon dolarlık bir ihracat gerçekleştirilmiştir. İlimiz Türkiye ortalamasında 30. sırada yer almaktadır. Yapılan bu ihracatın yarısını kayısı oluştururken diğer önemli kısmını ise tekstil ve tekstil ürünleri oluşturmaktadır. Nitekim tekstil ikinci önemli bir katma değerimizdir. Malatya’da işler halde iki organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. 1 ve 2. organize sanayi bölgelerinde toplam 274 işletme de 22 bin kişiye aşkın insanımız istihdam edilmektedir” diye konuştu.