Erdoğan'dan İnce'ye: Yalancı olmaya mecbur musun?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce'ye Pensilvanya polemiğiyle ilgili dava açtığını söyleyerek, 'Senin genel başkanın yalancı diye sen de yalancı olmaya mecbur musun?' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce’ye Pensilvanya polemiğiyle ilgili dava açtığını söyleyerek, "Senin genel başkanın yalancı diye sen de yalancı olmaya mecbur musun?" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya’daki mitinginde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye eleştirilerde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında Malatya’daki sağlık tesisleriyle ilgili bilgi verirken, yeni yapılan hastanelerin görüntülerini dev ekrandan Malatyalılara izlettirdi. Kemal Kılıçdaroğlu’nun SGK Genel Müdürü olduğu dönemde çekilmiş hastane görüntüleri ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının yer aldığı videonun da ekranda yayınlanmasını isteyen Erdoğan, "Sağlıkta 8’i hastane olmak üzere 45 tesisi şehrimize kazandırdık. Biri de 800 yataklı eğitim ve araştırma hastanesi, En büyük karaciğer nakil enstitüsünü kazandırdık. Hedefimiz sağlık turizmin en önemli şehirlerinden bir ihaline getirmek. 5 sağlık tesisin daha inşası sürüyor" dedi.
Kılıçdaroğlu ile ilgili eleştirilerini sürdüren Erdoğan, "Onlar laf üretir biz icraat İşte CHP bu, AK Parti bu. Bir de bay Kemal’in SSK genel müdür olduğu zamanın görüntülerini vermeniz lazım. Onu verin de mukayese etsinler. Geçtiğimiz 16 yılda 2 kat trilyonluk kaynak kullanılarak, yetim, engelli, yaşlı, kimsesizlerin, şehit ailelerinin ve gazilerin yanında olduk. Bay Kemal’in genel müdür olduğu zamanki hastaneler. Faturayı da diğer hastanelere kesiyor. Sen önce kendi sorumlu olduğun hastanelere bak.10 yıl önce daha iyiydi, benim genel müdürlüğümde daha kötü diyor. Şikayet makamında değil, şikayetleri düzeltme makamındasın Bay Kemal" ifadelerini kullandı.
İstanbul’da Belediye Başkanlığı yaptığı dönemleri de hatırlatan Erdoğan, o dönemde de belediyeyi CHP’den teslim aldığını Türkiye’ye hizmet etmek, eserler, projeler hayata geçirmek, öyle her faniye nasip olmaz. Kimi beceriksizliği, kimi ahlaksızlığından gibi sebeplerden batırıp gider, Tıpkı CHP’nin başındaki şahıs gibi. Bir de İstanbul’u CHP’den teslim aldım. Ben bilirim, o dönemdeki susuzluk, hava kirliliği, çöp dağlarını. CHP zihniyetinin bu ülkede ne zaman iş başına gelse, yoklukla, yoksullukla, gerilim ile yerle yeksan ettiğini milletimiz çok iyi hatırlıyor. Bizim eserlerimize ya çamur atıyor, ya da sahip çıkmaya çalışıyorlar" diye konuştu.
"Ortak Paydamız" tepkisi
Erdoğan konuşmasında Evkur Yeni Malatyaspor ile ilgili muhalefetin kullandığı "Ortak paydamız" yazılı afişe de tepki göstererek, "Unutmayın. Yaparsa yine AK Parti yapar. Pano gördüm. Ortak paydamız, Malatyaspor diyor. Malatyaspor’a ne yaptınız ki ortak paydamız diyorsunuz. Yine AK Parti yaptı. Malatya stadyumu 27 bin kişi kapasiteli şehrimize ve milletimize yakışır bir eser oldu. Çıkmış Malatyaspor ortak paydamız diyor. Ne yaptınız, ne verdiniz ki Malatyaspor’a ya. Malatyaspor, stadın hakkını veriyor. Yeni stadın yapılması ile artık ihtiyaç kalmayan eski stadın yerine de Millet bahçesi yapıyoruz" ifadelerine yer verdi.
Havaalanı eleştirisi
Erdoğan, Malatya Havalimanı hakkında da bilgi vererek, "Malatya havalimanının yolcu sayısı 89 bindi, şimdi bu sayı 886 bin oldu. Her yıl artıyor. Malatya havlimanımızı büyüttük, modernize ettik. Yeni havalimanı terminal binası kazandırıyor ve inşallah 2020 yılında hizmete alıyoruz. 8 baraj ve bir gölet inşa ettik. 11 barajın inşası da sürüyor" dedi.
Erdoğan 2001 yılında CHP’nin Sabiha Gökçen Havalimanı ile ilgili yaptığı uçak inmeyen hava limanı eleştirilerini hatırlatarak, "CHP’nin başındaki zat 2001 yılında uçak inmeyen, yolcusu olmayan havalimanı diyerek, Sabiha Gökçen Havalimanını eleştiriyordu. O zaman uçak inmiyordu. Biz geldikten sonra Sabiha Gökçen yetmez oldu. Büyüttük. Yeni bir pist, terminal binalarını yapıyoruz. İş bilenin kılıç kuşananındır. Geçtiğimiz yıl 21 milyonu iç hat, 10 milyonu dış hat olmak üzere 31.5 milyon yolcu kullandı. Ey Kemal efendi, buraların ne işe yaradığından haberi yok. Uçak inmeyen dediği bu yere bu yıl dört ayındaki yolcu sayısı 11 milyona yaklaştı" dedi.
"Bunlara Türkiye emanet edilir mi"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletime soruyorum. Türkiye emanet edilir mi? Bunların bir de cumhurbaşkanı adayı var. Genel Başkanı ile yarışıyor" diye konuştu.
Erdoğan, "Köprü yapmak kolaymış, boğaza dördüncü köprüyü de kendisi yaparmış. Bu senin bulunduğu partinin ömrü, boğaza dizili köprüleri engellemekle geçti. Sürekli bilimden sanayiden, teknolojiden bahsediyorlar. Bu konuda iddialılar, öyle seçim bildirgelerinde iddialarını dolu dolu ortaya koymuş olmaları lazım. Ama seçim beyannamelerine baktığımızda bomboş olduğunu görüyoruz" dedi.
"İnce’nin çok saygın annesi var"
Erdoğan, Muharrem İnce’nin çok saygın bir annesi olduğunu belirterek, "Muharrem İnce diyor ki ben AK Parti’yi Pensilvanya’dan icazet alarak kurmuşum. Dedim ki sayın İnce, bak eğer bunu ispat edemezsen namertsin dedim hala ispat edemedi en sonunda dün bir yazarın kitabından bir cümle almış o yazar da cevap veriyor diyor ki bu ‘Somut bir şey değil bu soyut bir ifade ve bana da ait değildi’ ve ben İnce’ye davayı da açtım. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar öyle yok. Kendisinin çok saygın bir annesi var, çok saygın öyle zannediyorum ki annesi de bu yalandan dolayı çok üzülmüştür. Yav niye yalan söylüyorsun ya senin genel başkanı yalancı diye sen de yalancı olmaya mecbur musun? Hadi bakalım ispat et ispat et ben şimdi sana davayı açtım. Ya ben Pensilvanya’daki adamdan ne icazet alacağım. Benim hayatım siyasetin içerisinde geçti dolayısıyla yol arkadaşlarımla ve dava arkadaşlarımla beraberce oturduk konuştuk kararımızı verdik cezaevinden çıktıktan sonra da partimizi kurduk ve partimizi kurduktan sonra da siz bizi iktidar yaptınız. Şimdi sayın İnce bana icazeti Pensilvanya değil halkım verdi. Ama onlar bu işlerden anlamaz. Onlar halk ifadesini partilerinin tabelasında kullanırlar hak nedir halk nedir bilmezler onlar sadece yalanı bilir. Dün söylediğini bugün inkar eder. Milletimizle kavga etmeyi bilirler başka da bir şey bilmezler" dedi.