Eğitim Sınıfta Kaldı!

Geçmişten günümüze Türkiye’de eğitimin ne halde olduğunu, bakanların sürekli değişiminin eğitime katkısı olup olmadığını, sürekli eğitim sisteminin değişmesinin zararlarını, özel öğretim kurumlarının faydalarını ve eğitim sistemi nasıl olmalı gibi konuları Mahir Temur “NASIL?” belgeselinde gözler önüne serdi.

“Eğitim Sınıfta Kaldı” isimli belgeselde konunun uzmanları çarpıcı açıklamalarda bulundu.

EĞİTİM SİSTEMİ DEĞİŞMEMELİ

Bundan 20 yıl önce ile bugünün kıyası da yapılan belgeselde, eğitim sisteminin sürekli değişmesinin etkilerini Final Eğitim Okulları Yönetim Temsilcisi Hasan Özkan, sıkıntılı olduğunu söyledi.

Son 20 yılda devletin inanılmaz yatırım yaptığını vurgulayan Özkan, “Bakanlar değiştikçe politikaların da değiştiğini görüyoruz. Memleketin çocuklarının yetişmesi noktasında Milli Eğitimin politikalarının değişmemesi gerektiğine inanıyoruz.” dedi.

“SIK DEĞİŞMEMELİ”

Son 20 yılda güzel şeylerin de yapıldığını aktaran Özel İbrahim Yücel Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Rıfat Yücel ise “Her şey değişiyor, eğitim sistemi de değişiyor fakat sık değişmemeli” diye ifade etti.

“Eğitim Sınıfta Kaldı” belgeselinde konuşan İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölüm Başkanı Mehmet Karagöz, ciddi bir arıza ve aksaklığın olduğunu ifade etti. Siyasi iktidarların kendi programlarına dahi genellikle uymadığını belirten Karagöz, “Çok ideal programlar yapabiliyorlar ancak uygulamaya gelince sıkıntılar oluşuyor” diye ifade etti.

15 YILDA 15 FARKLI SİSTEM

Sistemin sürekli değişmesine dem vuran Çamlıca Kolejleri Genel Müdürü Mustafa Sarıtaç, “15 yılda 15 farklı sistem getiriyorsanız burada başarı bekleyemezsiniz. Bizim derdimiz bu. Lütfen her yıl sistem değişmesin” dedi.

Devletin en düşük planı 25 yıldır diye ifade eden Deniz Kitapevleri Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Özdemir ise eğitimin Milli Savunma kadar önemli olduğunu vurguladı. Özdemir, “En az 25 yıllık perspektifte projeler sunmak lazım. Kim gelirse gelsin bu projelerin değiştirilememesi lazım.” dedi.

“BAKANLAR EĞİTİMCİ DEĞİL”

2004 ile 2014 yılları arasında Malatya İl Milli Eğitim Müdürlüğü yapmış Mehmet Bulut ise milli eğitim bakanlarının eğitimci olmadığını vurguladı.

Bulut, “Milli Eğitim Bakanlığı yapan değerli büyüklerimizin büyük bir kısmı eğitimci değil. Eğitim fakültelerinden mezun veya ilkokul öğretmenliğinden başlayarak eğitimin her kademesinde görev yapmış eğitimcilerden Milli Eğitim Bakanı olması daha ciddi katkı sağlar” diye ifade etti.

“Eğitim Sınıfta Kaldı” belgeselinde konuşan OKULSAN Yönetim Kurulu Başkanı Halit Urtumur ise kültür yayınlarının sınav soru bankası tarzındaki kitaplardan az okunmasına değindi. Türkiye’nin bir sınav ülkesi olmasından dolayı öğrencilerin gelecek kaygısı yüzünden sınav grubu kitaplarının daha fazla satıldığını ve bu sistemden ülkenin kurtulmasının mümkün olmadığını ifade etti.

Fidan Kitap Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Polat ise Milli Eğitim Bakanlığının ücretsiz dağıttığı ders kitaplarının gereksiz olduğunu söyledi.

Polat, “Milli Eğitim Bakanlığının dağıttığı kitapların hiçbiri poşetten çıkmıyor. Hepsi doğrudan çöpe gidiyor. Devlet de bundan çok büyük zarar ediyor.” dedi.

“Eğitim Sınıfta Kaldı” belgeselini bu linkten izleyebilirsiniz:

EĞİTİM SINIFTA KALDI

Mahir Temur- Kayısı Haber