Çınar: Yanındaki arkadaşın sana yanlış yaparsa…

-MEHMET ÇINAR: Doğrusu kimse uyarmadı. Uyarılsam belki kafamızda bir şimşek çakardı. Aslında ben çok açık biriyim. Kapılarım açıktır. Güvendim mi haliyle sorgulamam da. Ama duyuyorum müdürler uyaracakmış ama çekinmişler.

-MEHMET ÇINAR: Veli Ağbaba gitsin yıllardır Malatya’ya hur gibi saplanan kaçak oteli ile ilgili açıklama yapsın. Gitsin Malatyalılardan kazandıkları paralarla götürüp Tekirdağ’da, şurada burada yaptıkları yatırımlarla konuşsun. Bizim ailemiz en azından burada kazanıp yine Malatya’ya harcıyor. Malatya’ya istihdam sağlıyor. Malatya’ya katma değer sağlıyor. Ben bunları da söylemedim. Ama onların düşüncesi, art niyetleri, iftiraları zaten herkes tarafından biliniyor.

-MEHMET ÇINAR: Şimdi AK Parti benim partim. Seçildiğim ve gururla içinde olduğum partimdir. Şöyle, biraz daha dostların sessizliği insanın zoruna gidiyor. 

***

Geçen ay ülke gündemine düşen “İnsan Kaçakçılığı” olayında ismi sürekli her ulusal mecrada yer alan Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar ile bir söyleşi gerçekleştirdim.

Kafamdaki soruları sormaya çalıştım.

Hem Almanya gezisi ile ilgili detayları sordum hem de Başkan Çınar’ın bu olayın tam neresinde olduğunu öğrenmeye çalıştım.

Aldığı kararları, ekibi ve Malatya AK Partisi’nin durumunu da sordum.

Merak etmeyin, Veli Ağbaba ile olan münakaşasını ve Çınarlar Betonu da sordum.

Hadi başlayalım…

MAHİR TEMUR: Geçen ay nisan ayının ilk Meclis toplantısında CHP’li üyelerin gündeme getirmesiyle tüm Türkiye Almanya skandalını öğrendi. Siz ilk ne zaman öğrendiniz?

MEHMET ÇINAR: 14-15 Mart’ta İçişleri Bakanlığı soruşturma başlatınca haberimiz oldu. Meclis’te gündeme gelmeden önce haberimiz oldu. Ekiple ile ilgili gerekli talimatı verdik. İşin aslı astarı nedir, işin gidişatı nedir diye bir muhakkik de tayin ettik.

SORU: Siz 15 Mart’tan önce Almanya’ya gidenlerin geri dönmediğini bilmiyordunuz.

MEHMET ÇINAR: Hiçbir bilgim yoktu. Ki halen sayıyı tam olarak bilmiyorum. Kim gitti kaçı geri dönmedi, bilmiyorum.

SORU: Peki size bu gezi ile ilgili ilk gelen kişi kimdi?

MEHMET ÇINAR: Bizim Başkan Yardımcısı Bekir Bey (Karakuş) Ali Ayrancı ile beraber geldiler. Dediler ki böyle böyle Avrupa Birliği projemiz var.

SORU: Siz Ali Ayrancı’yı önceden tanıyor muydunuz?

MEHMET ÇINAR: Daha önce ben Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı iken Yeşilyurt’ta İller Bankası bir park yaparken Bekir Kararkuş ile birlikte görmüştüm. Ben o zaman Park ve Bahçelerden Sorumlu Başkan Yardımcısıydım. Bu yapılan parkın taşeron firmasıydı Ali Ayrancı. Bekir Karakuş da bunlara malzeme veriyormuş. Beraber çalışıyorlarmış. Daha başkan yardımcısı değilken, 2014’lerde…

SORU: Ali Ayrancı Malatya’da daha önce iş mi almış?

MEHMET ÇINAR: Tabii tabii…  Bölgede park işleri almış ama İller Bankası’ndan almış işi. O zaman ilk kez görmüştüm. İkincisi ise Bekir Karakuş ile bu Almanya gezisi için geldiler. Avrupa Birliği projelerinin olduğunu söyledi. Honnover Belediye Başkanı Türk asıllıymış. O Türk asıllı belediye başkanı bölgedeki insanları çevreyle ilgili projeler kapsamında davet ettiğini söyledi. Davet ile ilgili de Avrupa Birliği’nden (AB) ve oradaki iş adamları tarafından bu gezinin maliyetinin karşılanacağını söyledi. Belediyemizle ortak proje yapmak istediğini söyledi. Biz de tamam dedik. Çok uzun bir görüşme de olmadı. Ben de Bekir Beye takip etmesini söyledim.

SORU: Ali Ayrancı ile bağlantı burada Belediye Başkan Yardımcısı Bekir Karakuş galiba…

MEHMET ÇINAR: Tabii tabii… Zaten tanışıyorlarmış. Geçmişte iş yapmışlar hatta İzmir’de geçmişte iş yaptıklarını Bekir Bey söylüyordu.

SORU: Tamam, Başkan Yardımcınız Bekir Karakuş ile Ali Ayrancı geldiler, konuştular. Olayı Bekir Beye havale ettiniz. Peki, Almanya’ya gideceklerin Malatyalı olmadığını biliyor muydunuz?

MEHMET ÇINAR: Hiç bilmiyordum.

SORU: Bulunan derneğin Bekir Karakuş aracılığıyla bulunduğunu biliyor muydunuz?

MEHMET ÇINAR: Yok, bilmiyordum. Ama bir dernek aracılığıyla gideceğini söylediler. Ben derneğin bu şekilde bulunduğunu da sonradan öğrendim. Bekir Bey o zamanın Basın Müdürü İsa Beye (Yumuk) talimat veriyor. İsa Bey de gidip bir dernek buluyor. Ben dernekte kaç kişi kayıtlı, kim gitti, kaç kişi üye yapıldı bilmiyordum. Bu konu ile ilgili hiç görüşülmedi benimle. Bu şekilde bir muhabbet de olmadı.

SORU: Siz hiç şüphelenmediniz mi?

MEHMET ÇINAR: O dönemde Başkan Yardımcımız Mehmet Nogay Avrupa Birliği’nin bir projesi için zaten Almanya’daydı. Ondan önce yine AB projesi ile Bosna’ya gittik. Ben yine AB projesi ile burada BİLSAM Derneği aracılığıyla İspanya’ya gittim. Hacı Başkan döneminde Kudüs’e gittik. O zamanlar Çin’e gidildi. Ben bunu da AB kapsamında bir proje zannettim. Bizim aklımıza, oraya gidilecek orada kalınacak türü kuşkulanma hiç gelmedi.

SORU: Buradan Almanya’ya gidiş de enteresan olmuş. Ali Ayrancı, Bekir Karakuş, Şahin Özer, Meclis Üyeniz Nusret Aslan ve bir yöneticiniz uçakla giderken diğer kafile otobüsle gitmiş. Bundan haberiniz var mıydı?

MEHMET ÇINAR: Almanya’ya gidip geldikten sonra Bekir Bey ve Şahin Bey söyledi. Biz 5 kişi uçakla gittik geldik. Bizi ayrı gezdirdiler onları ayrı gezdirdiler, dediler. Anlattıklarına göre hiç karşılaşmamışlar. Hiç görmedikleri için şüphelenmemişler.

SORU: Tüm pasaportların Yeşilyurt Belediyesi’ne teslim edildiği söylendi. Bu doğru mu?

MEHMET ÇINAR: Tabii tabii… Hepsini getirmişler. Zaten sıkıntı burada… Pasaportlar geliyor. Nüfus Müdürlüğüne teslim ediliyor. Nüfus Müdürlüğü de damgalıyor. Haliyle şüphelenecek bir durum olmuyor. 

SORU: Bu geziye sponsor olan MEGA KİLİT şirketinin sahibi Ersin Kilit’i tanıyor musunuz?

MEHMET ÇINAR: Hiç tanımıyorum. Hiç görmedim. Ama Malatya’ya geldiğini söylüyorlar.

SORU: 4 Şubat günü Yeşilyurt Meclisi bir karar alıyor. Siz o gün Meclis’te miydiniz?

MEHMET ÇINAR: Evet.

SORU: O gün bir itiraz geldi mi muhalefet üyelerinden?

MEHMET ÇINAR: Hiç gelmedi. Oy birliğiyle alınan bir karardı.

SORU: Peki belediyenize 200 bisiklet bağışı yapıldığı söylendi. Hatta ben yazdım bunu. 200 bisiklet aldınız mı bu malum şirketten veya Ali Ayrancı’dan?

MEHMET ÇINAR: Biz geçen yıl 200 bisiklet bağışı aldık ama bu olaydan dolayı değil. BİSAN bisiklet firması belediyemize 200 bisiklet bağışı yaptı. Bu gezi olayı ile alakası yok. BİSAN bisiklet firması ile Malatya Bisiklet Konfederasyonu’nun düzenlediği bir olaydı. Ali Ayrancı ile ilgili bir durum değil.

SORU: Peki Ali Ayrancı size veya Yeşilyurt Belediyesi’ne bir teklifte bulundu mu?

MEHMET ÇINAR: Yok, bir teklifte bulunmadı.

SORU: Belediyenizde kaç kişiyi görevden aldınız bu olaydan dolayı?

MEHMET ÇINAR: Şu anda Başkan Yardımcısı Bekir Karakuş’u görevden aldık. Onun dışında iç soruşturma başlattık. Onun neticesini bekliyoruz. İçişleri Bakanlığının açtığı soruşturma haricinde bir iç soruşturma başlattık. Olayın oluş şekli, bu işte dahli olanlar var mı, bir çıkarı bir menfaat sağlayan var mı diye soruşturmamız ayrı devam ediyor.

SORU: Ne zaman sonuçlanır?

MEHMET ÇINAR: Zaten biz Meclis’te gündeme gelmeden önce başlatmıştık. Bugünlerde sonuçlanır diye düşünüyorum. Biz bir ihmal bir suç görürsek ucu nereye giderse gitsin Savcılığa vereceğiz. Görevden alacağız.

SORU: Bu olay patladıktan sonra hem Yeşilyurt Belediyesi’nde hem de AK Parti’de bir sessizlik oldu. Niye biraz daha erken açıklama yapmadınız?

MEHMET ÇINAR: Biz partiyi temsil ediyoruz. İşin içerisinde bütün Türkiye’de birçok belediyede birçok kurumda olan bir hadise. Haliyle direkt ben kendimi ortaya atarsam sadece burada varmış, ben sadece bu işin içerisindeymişim algısı oluşma ihtimali de vardı. Zaten İçişleri Bakanımız da açıkladı. 27 belediye, 19 il ve belediyeler dışında da birçok kurumun olduğu söyleniyor. Zamanla her şey netleşecektir. Bunun bir şebeke olduğu, iyi niyetli idarecilerin niyetinden yararlanıldığı ve bunun birileri tarafından menfaat karşılığı yapıldığına dair ciddi söylentiler var. Zaten olaya İçişleri Bakanlığı ve Savcılık el koyduğu için illa ki her şey ortaya çıkacaktır. Bizim de bilmediğimiz birçok şey var.

SORU: O dönem sessizleri oynayan AK Partili vekiller ve il başkanı da vardı. Siz o dönem vekiller veya il başkanı ile görüştünüz mü?

MEHMET ÇINAR: Tabii tabii… Sürekli görüştük. Halen de görüşüyoruz. Görüşlerini de alıyoruz. İşin içerisinde idari soruşturmadır, Valiliğin incelemesidir, belediye içerisindeki iç soruşturmadır, Savcılığın başlatmış olduğu soruşturma olunca haliyle biz de hata yapmamak için temkinli yaklaştık. Yanlış bi şey de yapmamamız lazım. Belediye içerisinde birilerinin ihmali varsa dikkatli bir şekilde incelenmesi lazım.

SORU: Bu konuda kendinizi hatalı görüyor musunuz?

MEHMET ÇINAR: Biraz fazla iyi niyetliyim diye kendimi suçluyorum.

SORU: Kırgınlığınız ekibinizle ilgili mi?

MEHMET ÇINAR: Kesinlikle. Sen aldın getirdin başkan yardımcısı yaptın. Sınırsız bir şekilde güvendin. Bu güvenin ihmal edilmemesi lazımdı. Bu güvenin sarsılmaması gerekiyordu. Bu insana bundan sonraki hayatı ile ilgili kararlarda çok büyük bir ders vermiş oldu. Senin yanındaki arkadaşın, sana yanlış yaparsa… Ki şöyle… İnşallah art niyeti bir çıkarı yoktur. İnsanoğluyuz, hepimiz de kandırılabiliriz de boşa gelmiş olabiliriz. İyi niyetiniz kullanılmış olabilir. Bu şeyler de olabilir. Geçici olarak meclis üyeliği askıya alındı. Yarın soruşturmada bir suçu çıkmasa geri gelir, iade edilir.
 

SORU: Özel Kalem Müdürü Mehmet Türkoğlu ve Başkan Yardımcısı Şahin Özer’in izne ayrıldığı söylentisi çıktı. Bu olaydan dolayı alınan bir izin mi?
 

MEHMET ÇINAR: Evet doğrudur. Soruşturmadan dolayı daha detaylı araştıralım diye alınan bir karar.

SORU: Şunu da çok merak ediyorum. Yeşilyurt Belediyesi’nden hiç kimse sizi uyarmadı mı? Allah’ın bir kulu “Başkanım burada bir gariplik var” demedi mi?

MEHMET ÇINAR: Doğrusu kimse uyarmadı. Uyarılsam belki kafamızda bir şimşek çakardı. Aslında ben çok açık biriyim. Kapılarım açıktır. Güvendim mi haliyle sorgulamam da. Ama duyuyorum müdürler uyaracakmış ama çekinmişler. Ya da önceki emekli olan başkan yardımcısı Murat Bey, başkana söylesem mi, diye söylemiş ama emekliliği geldiği için vazgeçmiş. Ben sorduğumda söylemişti. Biz bilemeyebiliriz. Her gün çok yoğun programımız var. GBT’lerin de temiz çıkması çoğu insanı şüphelendirmemiş.

SORU: Bu konuyu kapatıp diğer konuya geçmek istiyorum. Varsa bu konu ile ilgili son sözleriniz almak isterim.

MEHMET ÇINAR: Türkiye genelinde maalesef birçok belediyede olmuş bir olay. İçişleri Bakanlığı zaten geniş çaplı inceleme ve soruşturma başlattı. Belediye içerisinde de en ince detayına kadar araştırıyoruz. Kimin en küçük bir dahli varsa da ben gerekeni bizzat yapacağım.

SORU: Bu Almanya krizi daha devam ederken Yeşil Topsöğüt Konutları ile ilgili yeni iddialar ortaya atıldı. Sözcü gazetesinde dahi çıktı. Önce ihale sürecini sormak istiyorum. Yeşil Topsöğüt Konutları’nı ihaleye verirken adımlar doğru ilerledi mi?

MEHMET ÇINAR: Bizim Topsöğüt mahallemiz biliyorsunuz çevreyolu altı diyebileceğimiz bir yer. Yıllardır gelişme noktasında eksiği olan bir bölge. Her gelen seçimden sonra bu bölgeye bir şeyler yapma isteği olmuş ama bir türlü ilerletememişti. Mesela Yeşiltepe’de 1. Etap Kentsel Dönüşüm Projemiz çok başarılı ve güzel proje oldu. TOKİ ile birlikte yaptık. Bizim bu tür bölgelerimizi desteklememiz lazım. Diğer belediyelerin örneklerini sık sık inceliyoruz. Tecrübeyi bir daha tecrübe etmemek adına güzel projeleri yakından inceliyoruz. Başakşehir Belediyesi’nin Hasılat Paylaşım Sistemi’ni çok beğendim. Topsöğüt bölgesinde bu sistemle ilerledik. Mesela arsanın fiyatı 4,5 milyondu. Bunu Hasılat Paylaşımı Sistemi ile açık ihaleye çıktık. 3-4 firma girdi. O firmalardan da en uygun olan firma aldı. TOKİ’nin işlerini de yapıyormuş. Rönesans Holding’in alt işlerini de yapıyormuş.

SORU: Siz Dura Yapı’nın sahibini önceden tanıyor muydunuz?

MEHMET ÇINAR: Hayır tanımıyordum. Ama bu sistemle 4,5 milyon arsa bedeli olan bir yerde 10 milyon gibi bir artı para Belediyemizin kasasına girecek. Bizim için hem çok karlı bir ihale süreci oldu hem de yıllardır kalkınamayan bir bölgemiz kalkınmış oldu. Ki daire fiyatları da 250 bin liradan başladı. Çok da güzel daireler çıktı. Ana merkezi Kocaeli olan bu firmanın birçok ilimizde yatırımları var.

SORU: Siz Yeşil Topsöğüt Konutları’nı alan Dura Yapı’ya aile şirketinizden hazır beton veriyor musunuz?

MEHMET ÇINAR: Hayır vermiyoruz. Mesela bizim Yeşilyurt Belediyesi’nin şirketi Yeşilyurt İnşaat’ın hazır beton üretim tesisi var. Kendi betonumuzu kendimiz kullanıyoruz. Belediyemize bağlı kendi konkasör tesisimiz var. Belediye olarak biz direkt Belediye işlerinde kullanıyoruz zaten.

SORU: Dura Yapı aile şirketinizden tam olarak ne aldı?

MEHMET ÇINAR:  İnşaatta en büyük kalem demir ve betondur. Benim ailem de Malatya’nın en büyük demircisi ve betoncusudur. Bu adamlar bizden bir kilo demir bir metreküp beton aldığı yok.

SORU: Peki gaz beton niye aldılar?

MEHMET ÇINAR: Ailem Malatya’da tek gaz beton üreticisidir. Hatta 2015 yılında fabrikaya başlamışlardır. 2020 yılı şubat ayı gibi de üretime başladılar. Doğu Anadolu’da aile şirketimin gaz beton emsali başka bir üretim tesisi yok. Bölgede en yakın yer Kahramanmaraş, Gaziantep ve Osmaniye bölgesi var. Ortalama 250 km. mesafede… Nakliye sorunu ortadan kalktığı için vatandaşlar için, müteahhitler için avantaj sağladı. Müteahhit de haliyle karına bakar. 

SORU: Peki bu aile şirketinizden Dura Yapı’nın gaz beton alım sürecinde haberiniz oldu mu?

MEHMET ÇINAR: Hiç olmadı.

SORU: Dura Yapı’nın sahibi Kemal Yurtsever sizinle görüştü mü bu alım sürecinde?

MEHMET ÇINAR: Hayır. Hiç görüşmedik.

SORU: Tamam, anladım haberiniz yokmuş. Aileniz niye bu satışa olur verdi?

MEHMET ÇINAR: Aslında bilmezler zaten. Kesinlikle haberleri olmaz ki. 130 dairenin gaz betonun hacmi aile şirketimin bir günlük gaz betonu üretimine dahi eş değil.

SORU: Anladım, rakam çok düşük burada ama bir belediye başkanının ihaleye verdiği firmaya kendi aile şirketinden ürün verilmiş eleştirisi yapılıyor aslında.

MEHMET ÇINAR: Haberim olsa kesinlikle izin vermezdim. Nerede alıyorsa alsın derdim.

SORU: Siz de haberlerden öğrendiniz sanırım.

MEHMET ÇINAR: Herhalde… Ben nereden bileyim.

SORU: Dura Yapı haricinde yeni belediye binanızın inşaatı da dahil Yeşilyurt Belediyesi’nin her hangi bir hizmetine aile şirketinizden hazır beton veya gaz beton verildi mi?

MEHMET ÇINAR: Kesinlikle verilmedi. Yeşilyurt Belediyesi’nde belki de devam eden 100 proje vardır. Her birini müteahhit yapıyor. Kendisi inşaatını kendisi devam ettiriyor. Malzemeyi nereden almış, kimden almış beni ilgilendirmez. Ben ihaleyi A şahsına vermişim. A şahsı o projeyi uygun bir şekilde yapıp yapmadığına bakıyoruz. Denetliyoruz. TOKİ’nin işleri var. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün yatırım izleme üzerinden ayrı işleri var. Valiliğin var. 

SORU: Peki bu Dura Yapı’nın sanki Yeşilyurt Belediyesi’ne fatura kestiği gibi bir algı oluştu. Bu doğru değil sanırım.

MEHMET ÇINAR: Yok. Ne faturası… Öyle bir şey olabilir mi?

SORU: Bu konu gazetelerde çıktıktan sonra CHP Malatya milletvekili Veli Ağbaba ağır ifadelerde bulundu. Sonra siz de yaptığınız yazılı açıklamada çok ağır ifadelerde bulunduz.

MEHMET ÇINAR: Hak etti yani…

SORU: Şöyle… Biraz açmanızı istiyorum. Siz Veli Ağbaba ile ilgili tam olarak ne dediniz?

MEHMET ÇINAR: Kesinlikle Veli Ağbaba’nın iyi niyetle ve düzgün konuşmadığını ifade ettim. Yalan ve iftira üzerine bir siyaset yaptıkları ile ilgili zaten bilgiler var. Biz burada canla-başla şehrimize bir şeyler katmaya çalışıyoruz. Her gün yeni projelerle şehrimizi büyütmeye çalışıyoruz. Ağbaba’nın ailesinin gaz beton bayiliği var. Haliyle Malatya merkezde, Malatya’nın kendi öz malı, kendi kaynakları ile burada kurulan bir tesis varken insanlar gitti daha uygun daha kaliteli ve hemen yakının da ürün almaya başlayınca haliyle bunların satışları azaldı. Azalınca da bu şekilde karalayarak, yalan söyleyerek bizi kötülemeye başladı. Biz de o yüzden söyledik. Kalkıp da teröristi Meclis’e sokarsan ben de bunu söylerim. Veli Ağbaba gitsin yıllardır Malatya’ya hur gibi saplanan kaçak oteli ile ilgili açıklama yapsın. Gitsin Malatyalılardan kazandıkları paralarla götürüp Tekirdağ’da, şurada burada yaptıkları yatırımlarla konuşsun. Bizim ailemiz en azından burada kazanıp yine Malatya’ya harcıyor. Malatya’ya istihdam sağlıyor. Malatya’ya katma değer sağlıyor. Ben bunları da söylemedim. Ama onların düşüncesi, art niyetleri, iftiraları zaten herkes tarafından biliniyor.

SORU: Son bir ayda bu yaşanılanların toplamını ele alırsak Malatya’da AK Parti’de her hangi bir kişiye kırgınlığını var mı?

MEHMET ÇINAR: Şimdi AK Parti benim partim. Seçildiğim ve gururla içinde olduğum partimdir. Şöyle, biraz daha dostların sessizliği insanın zoruna gidiyor. Biraz daha bu konuda organizeli bir duruş olabilirdi. Beni mutlu ederdi. Motivasyon noktasında daha iyi olurdu. Ben kendi partime, kendi arkadaşlarıma, kendi teşkilatıma kırgın olmam düşünülemez. Aklıma dahi getirmem. Bunu da iyi niyetle düşünüyorum.  Bir de tam Ramazan ayına denk geldi. Aziz mübarek günlerde herkes biraz durgun… Koronavirüsün getirdiği üçüncü dalga var. Maalesef ilimizde de arttı. İnsanlarımız maalesef sıkıntıda. Ben kalkıp da bu sıkıntıda gönül koymam doğru olmaz. Biz biriz beraberiz. Ama belki süreci daha organizeli bir şekilde yürütebilirdik. Bunda da bir hayır vardır.

MAHİR TEMUR: Başkanım teşekkür ederim. Röportajımızı kabul ettiniz. Son sözleriniz varsa almak isterim.

MEHMET ÇINAR: Ben çok teşekkür ediyorum. Şunu da belirtmek istiyorum. Benim ailem ben doğmadan ticarete başlamış. Ailemin çok ciddi bir ticari geçmişi var. Bugünlerde bir algı ile itibarsızlaştırmaya çalışılıyor. Bizi bilen biliyor. Tavrımızı, yapımızı, geçmişi bilen biliyor. Ailemin gaz beton satışları da tamamen alt bayiler üzerinden yapılıyor. Bu bayiler; bağlantıdır, alacağıdır, vereceğidir, gibi bu bağlamda yapılıyor. Ben kesinlikle kimsenin yıpranmasını, kimsenin sıkıntı çekmesini istemem ama ailemin de Malatya’da bir geçmişi bir bilinirliği var. Bizi yetiştirip memleketimize hizmet edecek şekilde de iyi yetiştirilmiş bir yapısı var. Biz de bu ailenin mensubu olmaktan gurur duyuyoruz. Karşı taraf aileyi işin içine katınca haliyle bunlara cevap vermemiz gerekiyordu. Bu yüzden de gerekeni söyledik. Zaten birkaç aya kadar da her şey netleşir. Bütün her şey de ortaya çıkmış olur.

RÖPORTAJ: Mahir Temur – [email protected]