Bebekleri kundaklamak tehlikeli
Turgut Özal Tıp Merkezi (TÖTM) Ortopedi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Mehmet Fethi Ceylan, kundak yapılan bebeklerde yüksek oranda gelişimsel kalça çıkığının görüldüğünü kaydederek, 'Bu hastalık erken tedavi edilmezse çocuğun özürlü kalma oranı yüksektir' dedi.
Turgut Özal Tıp Merkezi (TÖTM) Ortopedi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Mehmet Fethi Ceylan, kundak yapılan bebeklerde yüksek oranda gelişimsel kalça çıkığının görüldüğünü kaydederek, “Bu hastalık erken tedavi edilmezse çocuğun özürlü kalma oranı yüksektir” dedi.
Gelişimsel kalça çıkığı ve yeni doğan bebekleri kundaklamanın zararları hakkında bilgiler veren Turgut Özal Tıp Merkezi Ortopedi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Mehmet Fethi Ceylan, ailelere bebeklerini kundaklamamaları yönünde tavsiyelerde bulundu.
Özellikle büyükannelerin kundaklama işine devam ettiğini kaydeden Ceylan, “Uyardığımız halde özellikle büyükanneler çocukları kundaklamaya devam ediyor. Kendi çocuklarına zarar veriyorlar. Bu nedenle kundaklama yapılmaması gerekiyor. Çocuğu bacak arası açık olacak şekilde, birleştirmeyecek durumda, rahat giysiler giydirerek, takip etmeleri gerekiyor” dedi.
Kundak yapılan bebeklerde yapısal bozukların daha yüksek oranda görüldüğünü dile getiren Mehmet Fethi Ceylan, “Bunun dışında en önemli risk faktörlerinden biri de ailede kalça çıkığı olup olmadığıdır. Ailesinde kalça çıkığı olanlarda söz konusu durum daha sık görülüyor. Kız çocuklarında bu durum 6 kattan 9 kata kadar daha fazla gözükebiliyor. Bu durumun sebebi aileden gelen hormonlara kız çocuklarının daha yatkın olmasıdır” ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Mehmet Fethi Ceylan, erken tanıyla yapısal bozukluğun ameliyata gerek duyulmadan kolay tedavi edildiğini söyleyerek, “Özellikle 3 ay içerisinde çocuk doğduktan sonraki tanı yapılırsa tedavi daha kolay olur. Tabi bunun içinde birinci ayda kalça ultrasonu yapmak gerekiyor. Bandajlarla, ameliyat yapmadan tam iyileşebiliyor. Fakat tanı gecikirse örneğin 6 ayı geçerse bunlarda ameliyat kaçınılmaz olmaktadır. Ayrıca geç tanılarda tedavi sonuçları yüz güldürücü olmuyor. Özürlü kalma oranları oldukça yüksektir” şeklinde konuştu.