Performans değerlendirme taslağına tepki
Eğitim-Bir-Sen Malatya Şubesi, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) öğretmenlere yönelik performans sistemi taslağının iptali ve eğitimcilere yönelik artan şiddet olaylarına karşı yasal düzenleme talebiyle imza kampanyası başlattı.
Eğitim-Bir-Sen Malatya Şubesi, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) öğretmenlere yönelik performans sistemi taslağının iptali ve eğitimcilere yönelik artan şiddet olaylarına karşı yasal düzenleme talebiyle imza kampanyası başlattı.
Hüseyin Kölük Anadolu Lisesi öğretmenler odasında düzenlenen toplantı ile imza kampanyasını başlatan Eğitim-Bir-Sen Malatya Şube Başkanı Kerem Yıldırım, öğretmenlerin eğitimin niteliğine ve öğretmenin mesleki gelişimine hiçbir katkısı olmayacak bir uygulamaya tabi tutulmak istendiğini savundu. Bu uygulamanın aksine kurumsal bütünlüğü bozacak, mesleki motivasyonu düşürecek, çalışma barışını yok edecek ve işbirliğini zedeleyecek performans değerlendirme süreci olduğunu dile getiren Yıldırım, 'Performans değerlendirme taslağının hiçbir hukuki ve kanuni dayanağı yoktur. Eğitim gibi uzun vadeli, sonuçları hemen alınamayan bir süreçte anlık veya kısa vadeli performans ölçümünün mümkün olmadığı eğitimi bilenlerce açık bir gerçektir. Meslekleriyle ilgili komalarda söz hakkı verilmeyen' politika belirlenirken tecrübesine müracaat edilmeyen, öğretmenlerimizin, tüm bu yanlışların ayyuka çıktığı bir dönemde tek sorumlu ilan edilmesi anlamına gelecek performans taslağı haksız bir değerlendirme ve hukuksuz bir uygulama olarak görüyoruz' ifadelerine yer verdi.
Bu durumun, yeni çatışma alanları üretmekten başka bir işe yaramayacağını savunan Yıldırım, 'Bakanlığın kurumsal performansı sorgulanmadan öğretmenin performansı değerlendirilemez' şeklinde konuştu.
Eğitim çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarına da değinen Yıldırım, 'Eğitimin öznesi olan eğitimciler şiddetin nesnesi haline gelmiştir. Her geçen gün artan şiddet olayları birçok eğitimciyi mağdur etmekte, eğitim camiasını hem tedirgin etmekte hem de üzmektedir' ifadelerini kullandı.
Önceden İtibarın ve saygının odağında olan öğretmenlerin artık hakaretin, şiddetin ve itibarsızlaştırma sarmalının içine düşürüldüğünü belirten Yıldırım, açıklamasını şöyle sürdürdü:
'Münferit eylemler olmaktan çıkmış, gittikçe yaygınlık kazanmış, artık toplumsal bir yara haline gelmiş bu şiddet, eğitim öğretim hizmetinin yürütülmesini olumsuz etkilemekte, eğitimcilerin verimliliğini düşürmektedir. Bir daha Ayhan Öğretmenlerin görevi başında öldürülmemesi, Yusuf Öğretmenlerin arkadan vurulmaması, Gülhan öğretmenlerin sokakta ortasında bıçaklanmaması, Yunus öğretmenlerin zorbalarca darp edilmemesi için tüm eğitim kurumlarından sesleniyor şiddete dur diyoruz. Bu şiddet olaylarına dur diyecek bir irade gösterilmez, şiddet uygulayan kişiler hak ettikleri cezaya çarptırılmazlar ve daha ciddi, caydırıcı tedbirler alınmaz ise çok daha ağır olaylarla karşı karşıya kalabiliriz. Bu doğrultuda eğitim çalışanlarına karşı eğitim-öğretim hizmeti sunumundan kaynaklı şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması artık kaçınılmazdır. Eğitimciler olarak şiddet olaylarına karşı caydırıcı nitelikte yasal düzenlemeler yapılmasını acilen talep ediyor ve bekliyoruz. Biz eğitimcileri en çok üzen, MEB'in gerekli duyarlılığı göstermemesidir. Sayın bakandan personeline sahip çıktığını gösteren bir açıklama bekliyoruz. Eğitim-Bir-Sen olarak Öğretmen Performans Değerlendirme Taslağına hayır diyor, mesleğimizin daha fazla yıpratılmasına müsaade etmeyeceğimizi buradan haykırıyoruz'
Yıldırım, Türkiye genelinde performans taslağına ve şiddete karşı imza kampanyalarının 1 ay boyunca devam edeceğini ifade ederek, '81 ilde üyelerimizin emeği, tüm eğitim çalışanlarının desteğiyle büyüteceğimiz bu sese, yetkililerin sessiz kalmamasını umuyor haksızlığa ve zorbalığa karşı sonuna kadar mücadele edeceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz' diye konuştu.
Hüseyin Kölük Anadolu Lisesi öğretmenler odasında düzenlenen toplantı ile imza kampanyasını başlatan Eğitim-Bir-Sen Malatya Şube Başkanı Kerem Yıldırım, öğretmenlerin eğitimin niteliğine ve öğretmenin mesleki gelişimine hiçbir katkısı olmayacak bir uygulamaya tabi tutulmak istendiğini savundu. Bu uygulamanın aksine kurumsal bütünlüğü bozacak, mesleki motivasyonu düşürecek, çalışma barışını yok edecek ve işbirliğini zedeleyecek performans değerlendirme süreci olduğunu dile getiren Yıldırım, 'Performans değerlendirme taslağının hiçbir hukuki ve kanuni dayanağı yoktur. Eğitim gibi uzun vadeli, sonuçları hemen alınamayan bir süreçte anlık veya kısa vadeli performans ölçümünün mümkün olmadığı eğitimi bilenlerce açık bir gerçektir. Meslekleriyle ilgili komalarda söz hakkı verilmeyen' politika belirlenirken tecrübesine müracaat edilmeyen, öğretmenlerimizin, tüm bu yanlışların ayyuka çıktığı bir dönemde tek sorumlu ilan edilmesi anlamına gelecek performans taslağı haksız bir değerlendirme ve hukuksuz bir uygulama olarak görüyoruz' ifadelerine yer verdi.
Bu durumun, yeni çatışma alanları üretmekten başka bir işe yaramayacağını savunan Yıldırım, 'Bakanlığın kurumsal performansı sorgulanmadan öğretmenin performansı değerlendirilemez' şeklinde konuştu.
Eğitim çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarına da değinen Yıldırım, 'Eğitimin öznesi olan eğitimciler şiddetin nesnesi haline gelmiştir. Her geçen gün artan şiddet olayları birçok eğitimciyi mağdur etmekte, eğitim camiasını hem tedirgin etmekte hem de üzmektedir' ifadelerini kullandı.
Önceden İtibarın ve saygının odağında olan öğretmenlerin artık hakaretin, şiddetin ve itibarsızlaştırma sarmalının içine düşürüldüğünü belirten Yıldırım, açıklamasını şöyle sürdürdü:
'Münferit eylemler olmaktan çıkmış, gittikçe yaygınlık kazanmış, artık toplumsal bir yara haline gelmiş bu şiddet, eğitim öğretim hizmetinin yürütülmesini olumsuz etkilemekte, eğitimcilerin verimliliğini düşürmektedir. Bir daha Ayhan Öğretmenlerin görevi başında öldürülmemesi, Yusuf Öğretmenlerin arkadan vurulmaması, Gülhan öğretmenlerin sokakta ortasında bıçaklanmaması, Yunus öğretmenlerin zorbalarca darp edilmemesi için tüm eğitim kurumlarından sesleniyor şiddete dur diyoruz. Bu şiddet olaylarına dur diyecek bir irade gösterilmez, şiddet uygulayan kişiler hak ettikleri cezaya çarptırılmazlar ve daha ciddi, caydırıcı tedbirler alınmaz ise çok daha ağır olaylarla karşı karşıya kalabiliriz. Bu doğrultuda eğitim çalışanlarına karşı eğitim-öğretim hizmeti sunumundan kaynaklı şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması artık kaçınılmazdır. Eğitimciler olarak şiddet olaylarına karşı caydırıcı nitelikte yasal düzenlemeler yapılmasını acilen talep ediyor ve bekliyoruz. Biz eğitimcileri en çok üzen, MEB'in gerekli duyarlılığı göstermemesidir. Sayın bakandan personeline sahip çıktığını gösteren bir açıklama bekliyoruz. Eğitim-Bir-Sen olarak Öğretmen Performans Değerlendirme Taslağına hayır diyor, mesleğimizin daha fazla yıpratılmasına müsaade etmeyeceğimizi buradan haykırıyoruz'
Yıldırım, Türkiye genelinde performans taslağına ve şiddete karşı imza kampanyalarının 1 ay boyunca devam edeceğini ifade ederek, '81 ilde üyelerimizin emeği, tüm eğitim çalışanlarının desteğiyle büyüteceğimiz bu sese, yetkililerin sessiz kalmamasını umuyor haksızlığa ve zorbalığa karşı sonuna kadar mücadele edeceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz' diye konuştu.