El yaralanmalarında acil müdahalenin önemi
Burtom Konur Cerrahi Tıp Merkezi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Alper Aksoy, el yaralanmalarında acil müdahalenin önemi hakkında bilgiler verdi.
Burtom Konur Cerrahi Tıp Merkezi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Alper Aksoy, el yaralanmalarında acil müdahalenin önemi hakkında bilgiler verdi.
Aksoy, yaptığı açıklamada, "Parmak ucundan başlayıp omuza kadar olan bölgedeki cilt, cilt altı, kas, tendon (kas kirişi), sinir, damar, eklem ve kemik ile ilgili her türlü yaralanma, hastalıklar ve sorunlar el cerrahisinin temel konularını oluşturmaktadır. Sadece travma değil aynı zamanda da hastalıklar olarak da, el, el bileği ve üst koldaki doğuştan olan her türlü eksiklikler, bozukluklar ve yapışıklıklar; yine doğum sırasında oluşan travmaya bağlı gelişen felçler, romatizmal hastalıklar, enfeksiyonlar, tümörler, geçirilmiş travma sonrası el ve el bileğinde oluşan sekellerin giderilmesi (bir kaza sonucu kesilen sinire bağlı gelişmiş felçler veya dolaşım bozukluğuna bağlı oluşmuş fonksiyon kayıpları, kötü veya yanlış kaynamış kırık ve çıkıkların düzeltilmesi, yanık sonrası zaman içinde oluşmuş deformiteler, infeksion harici çeşitli tırnak bozuklukları vb.) sayılabilir. Ülkemizde halen iş kazaları, trafik kazaları ve ev kazalarına bağlı el yaralanmaları, en önemli yeri tutmaktadır. El yaralanmalarının büyük çoğunluğu genç ve çalışan kesimde (20-64 yaş arasında) yer alan popülasyonda görülmektedir. Son dönemde işçi sağlığı ve güvenliği ile ilgili tedbirlerin arttırılması el yaralanmalarının önlenmesinde önemli bir basamaktır. El yaralanmaları kendi içinde incelendiğinde en yüksek oran parmak yaralanmalarında olduğu gösterilmiştir. Yaralanmaya etkin ve erken müdahale hem hastanın iyileşme periyodunu kısaltacak hem de hastanın hayata ve işe dönüşünü hızlandıracaktır. Yaralanmaların gerçekleştiği durumda hastaya ilk müdahaleden tedavi olacağı kuruma transferi arasındaki süre önemlidir. Genelde basit yaralanmalar revir ve acil servislerde halledilebilir. Genel hastanelerde acil hasta yoğunluğu ve uzun bekleme süreleri gerek hasta gerekse hasta yakınlarında strese yol açmaktadır. Uzuv kopmalarında ise hasta tedavisinin teknik olarak yeterli ve donanımlı ekipler olan hastaneye sevki gerçekleştirilmelidir. Zaman değerlidir. El cerrahisi operasyonlarının uzun ameliyat süreleri, mikrocerrahi gerektirmesi nedeniyle ekip çalışması gerektirmektedir. Bu yüzden el yaralanmalarının tedavisinde hastaların mikrocerrahi yapan merkezlere transferi hayati önem taşımaktadır" dedi.
Aksoy, "En çok yaralanma parmak yaralanmalarıdır. Bunlardan en ciddi olanı ise parmak kopmasıdır. Kopan parçanın hasta ile birlikte getirilmesi ve getirirken de uygun şekilde korunması gerekir. Eğer mümkünse kopmuş parça yaralanma bölgesinden alındığında steril serum fizyolojik ile yıkanır ve daha sonra bu solüsyonla hafifçe ıslatılmış nemli gazlı bezlere sarılarak su geçirmeyen bir naylon torba içine konur. Daha sonra içinde gazlı beze sarılı kopmuş parça olan bu naylon torba içinde buzlu su olan bir diğer torbanın içine konur. Bu ikinci torba içinde sadece buz değil buzlu su olmalı ve kopmuş parça hiçbir şekilde buz ile direkt temas etmemelidir. Kopmuş parça asla donuk duruma geçecek kadar soğutulmamalıdır. Kopmuş uzuv parçasının içinde kas dokusunun olması bu süreyi kısaltır. İdeal şartlarda korunmuş kopmuş parçanın ideal soğuk iskemi süresi 2- 6 saat kadardır. Kas dokusu olmayan bir parmak, bu uygun şartlarda soğuk iskemide daha uzun süre saklanabilir ve replante edilebilir. İçinde kas dokusu olan el ya da daha yukarı seviyeli ampute parçalarda ideal şartlarda soğuk iskemide korunduğunda 12 saate kadar replante edilebilir. El cerrahisi yapılan hastalarda operasyondan sonra rehabilitasyon önemlidir. El rehabilitasyonu el yaralanmalarının tedavisinde olmazsa olmazdır. Fizik tedavi ve rehabilitasyon sayesinde hastalara doğru zamanda ve uygun şartlarda fizyoterapistler eşliğinde rehabilitasyon yapılmalıdır. Bu sayede ameliyatın başarısı ile birlikte fonksiyonel başarıda da önemli sonuçlar elde edilmektedir. El cerrahisi yapılan merkezde rehabilitasyonun yapılması cerrahın ve fizyoterapistin ortak çalışmasına imkan vermektedir. Bu da hastaların tedavisini daha etkin ve kısa sürede yapılmasını sağlamaktadır. El cerrahisi de multidisipliner çalışma ortamı gerektirmektedir" diye konuştu.