10 kadından 7'sinde bu hastalık görülüyor
Kalp Damar Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Orhan Rodoplu, 10 kadından 7'sinin varis hastalığı sorununu yaşadığı belirterek, Varis sadece kozmetik açıdan rahatsızlık veren bir sorun değil. İlerlemesi önemli bir damar hastalığınız olduğu anlamına gelebilir. Belirtileri ihmal etmemek, varise davetiye çıkaran hatalardan uzak kalmak ve önerilere uymak hem risklerden korur hem de yaşam kalitenizi artırır dedi.
Kalp Damar Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Orhan Rodoplu, 10 kadından 7’sinin varis hastalığı sorununu yaşadığı belirterek, "Varis sadece kozmetik açıdan rahatsızlık veren bir sorun değil. İlerlemesi önemli bir damar hastalığınız olduğu anlamına gelebilir. Belirtileri ihmal etmemek, varise davetiye çıkaran hatalardan uzak kalmak ve önerilere uymak hem risklerden korur hem de yaşam kalitenizi artırır" dedi.
Dr. Rodoplu, varis hastalığının özellikle kadınlar arasında çok sık görülen önemli bir sağlık sorunu olduğunu söyledi. Hastalık hakkında bilgi veren Op. Dr. Orhan Rodoplu, "Kozmetik etkilerinden çok oluşturabileceği risklere dikkat edilmesi gerek. Vücudumuzda, bacaklarınızdaki kirli kanı temizlemek üzere kalp ve akciğerlere taşıyan venler (toplardamarlar) bulunur. Normal venlerin içinde, kanın aşağıdan yukarıya doğru, yer çekiminin aksine ilerletilebilmesi için tek yönlü çalışan kapakçıklar bulunur. Eğer bu kapakçıklar bozulacak olursa, venlerin içindeki kan geriye yani ayak bileklerine doğru kaçmaya başlar ve buna ‘venöz yetersizlik’ halk arasında "İç Varis" denir. Bu hastalık sırasında bacaklarda görülen belirtilere de ‘varis’ adı verilir. Bireylerde yüzde 50 oranında rastlanan varis sorunu en çok kadınlarda görülür ve sıklığın yüzde 70’in üzerine çıktığını gösteren çalışmalar bulunur" dedi,
Varis belirtileri
Varis hastalığının belirtileri hakkında bilgi veren Dr. Rodoplu, "Diz altı ve özellikle ayak bileklerinde yoğunlaşan ödem (şişlik). Hastalar bunu ‘çorap lastik izinin kalması’ şeklinde ifade eder. 1 milimetre çapında kırmızı, mavi ve mor renkli kılcal damarlar. 3-4 milimetre çapında mavi yeşil renkli damarlar. Cilt altında fındık veya spagetti makarna gibi gözüken kalın damarlar. Sabahtan akşama doğru ve hareketsizken artan, ayak tabanından bacağa uzanan, bacağı hareket ettirince geçen, zonklayıcı ve yanıcı huzursuzluk hissi. Özellikle akşamları ayakta veya alt bacakta hissedilen kramplar. Çorap hizasında kaşıntı ve kızarıklık. Bacakta kahverengiye çalan renk değişikliği. İki-üç ay iyileşmeyen yaralar" dedi.
Varisi artıran nedenler
Kalp Damar Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Orhan Rodoplu, varisi arttıran nedenler hakkında bilgi vererek, "Ailede varis görülmesi. Cinsiyet (kadınlarda erkeklere oranla 2 kat daha sık), hamilelik, Tiroit ve jinekolojik hastalıklar gibi hormonal bozukluklar. İçinde hormon bulunan ilaçların uzun süre kullanımı, uzun süre oturmayı veya ayakta durmayı gerektiren meslekler, süratli kilo alımı veya kilo kaybı, bacak yaralanmaları, yaşlanma, halter gibi ağır sporlar ve uzun süreli güneş banyoları, sauna, kaplıca gibi etkenler varisi artıran etkenlerdir" ifadelerine yer verdi.
"Türkiye’de de son 3 yıldır ’sealing’ yöntemi uygulamaktayız ve başarı oranlarımız yüzde 98 civarında"
Kalp Damar Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Orhan Rodoplu, son olarak hastalığının tedavisi hakkında bilgi vererek, "ABD’de başarılı sonuçlar veren ’sealing’ yöntemiyle varis tedavisini Türkiye’de de son 3 yıldır uygulamaktayız ve başarı oranlarımız yüzde 98 civarında. Amerika ve Avrupa ile eş zamanlı olarak ben de yeni teknolojilerin eğitimini Amerika ve Almanya-İspanya-Danimarka gibi ülkelerdeki eğitimlere katılarak tamamladım. Ülkemizde ilk uygulayan damar cerrahlarından biri oldum. Bu yeni teknolojilerde de hastaya genel anestezi (narkoz) vermede, spinal anestezi (belden uyuşturmadan) sadece özel damar iğneleri ile damarlar içine girdiğimiz yerleri lokal uyuşturarak; venöz yetmezlik hastalığında ana damar sistemi içindeki kaçak (reflü) kan akımını kapatıyoruz saniyeler içinde ve ana damar sistemi içindeki genişlemeyi daraltıp; damar sistemini normal haline getiriyoruz. Buna da vein sealing yöntemi diyoruz. Yine aynı kapalı operasyon sistemelerinin dışarıda görünen varisler için üretilen sistemini uygulayarak da aynı seansta hastalarımıza dış varisleşmelerini de olduğu yerde kapatıyoruz. Buna da endosealing yöntemi diyoruz. Bacaktaki varisler tamamen kaybolmuş ve görüntü tamamen düzelmiş oluyor dakikalar içinde. Hasta hemen ayağa kalkıp evine gidebiliyor. Hastanede yatması gerekmiyor, ertesi gün işine gidebiliyor hatta aynı gün dahi işinin başına geçebiliyor. Bu yeni ileri teknolojik kapalı sistem operasyonları sonrası hastalara Varis Çorabı vermiyoruz. Çünkü; varis çorabı ile yapmaya çalıştığımız hastalığın ilerlemesini durdurma prensibini biz zaten o gün operasyonla hastalığı durdurarak yapmış oluyoruz. Hatta hastalığı tamamen ortadan kaldırmış oluyoruz. Daha önceki yıllarda açık cerrahi operasyonlar sonrası büyük problem olan Varislerin tekrarlaması sorunu bu ileri teknolojik kapalı operasyon sistemleri sayesinde yüzde 1-2 gibi çok düşük oranlara düşmüş durumda. Aynı zamanda oldukça güzel bir gelişme daha; tıbben venöz ülser dediğimiz halk arasında varis yarası diye bilinen yine damar tıkanıklıklarında açılan yaralar da olduğu gibi; iyileşmesi pek kolay olmayan hatta bazı tipleri hiç iyileşmeyen Varis Yaralarını bu yeni ileri teknolojik kapalı operasyon sistemleriyle yaptığımız operasyonlar sonrası yeni yara tedavisi ile gelişmiş yöntemleri de birleştirerek hızlı bir şekilde kapatabilir duruma geldik. Bunlar da yeni gelişen ileri teknolojik kapalı operasyon sistemlerinin bize hastaların tedavisi anlamında sağlamış olduğu ’bonuslar’ oldu. En ilerlemiş durumu oldukça kötü olan hastalarda bile kısa süren kapalı sistem operasyonlarla artık hastalığı tamamen tedavi edebilmemiz mümkün" dedi.