Mesut Parlak

Siyaset ve siyasetçi

Mesut Parlak

Güzelim ülkemin güzel insanları ne zaman bir araya gelseler, hemen “ne olacak bu ülkenin hali” diye giriyorlar söze. Haksız değiller. Oturup detaylı düşününce, cumhuriyetin kuruluşundan bu güne kadar, ülke bu denli sorunlu bir dönem yaşamamıştı. Hatta yaşananları sorun diye nitelemek yerine, sorunlar yumağı diye de adlandırabiliriz! Bu denli kavram kargaşasının yaşanmasındaki gerçek neden ise siyaset açısından ülkenin iyi yönetilememesidir. Nasıl yönetilsin?! 

       

Değerli Okurlar; bu ülkede siyasilere akıl sır erdirmek çok güç. Dün söylediklerini, bugün sanki hiç söylememişler gibi can ciğer kuzu sarması oluyorlar!......Geçmişte, şu anki iktidar ortağı Sayın Bahçeli‘nin Sayın Erdoğan için, Sayın Erdoğan’ın ise Sayın Bahçeli için söyledikleri yenilir yutulur sözler miydi? Sayın Soylu‘nun, Sayın Erdoğan için söyledikleri, o dönem HAS Parti Genel Başkanı Sayın Numan  Kurtulmuş’un, Sayın Erdoğan için söyledikleri kulaklarımızda.
         

Bugünlerde çok gündemde olan “Kanal İstanbul” konusunda Sayın Kurtulmuş, Sayın  Erdoğan’ın hayali için bakın geçmişte neler söylemiş!

    “Yapılacak bu kanal için milyonlarca ağaç kesilecek”

    “Bir milyon HAS Partiliyi ağaca bağlarız, ağaçlarla bizi keserler”

    “Bu kanalın yapılabilirliği yok. Zaten Sayın Başbakan “hayalim” diyor”
           
     “Finans, çevre ve deprem etütleri yapılmamış”

           
“Bu hayali bir seçim söylemidir, söylenir seçim bitince unutulur. Örnek mi; Sayın Başbakan 2007 seçimlerinde ileri demokrasi sloganları ile yeri göğü salladı ne oldu, seçim bitti unutuldu”
           
“6-7 milyon insan daha getirerek, ikinci bir kent mi yaratmak istiyor?”
           
 

“Geçmişte İstanbul’un kuzeyinde ormanlık alanda bir vakıf üniversitesine, ağaçlar kesilecek diye izin vermemişti. Şimdi bu hayali için milyonlarca ağaç kesilecek”
           
   

“Oldu olacak bütün ağaçları kesin de, torunlarımız  nefes almakta zorlansın”
           
“Yapılacak bu hafriyatla kentin topoğrafyası değişecek. Kanal fay  hatlarını tetikleyecek”

“Sayın Başbakan burayı Manhattan veya Hongkong gibi yapmak istiyor. Oralar,sayın Erdoğan  uluslararsı finans merkezlerinin showroom’u”

 

“İngilizler deseler ki Times Nehri kirlendi, ikinci bir kanal açalım, adamı sopayla kovalarlar. Fransızlar, Eiffel Kulesi turizme yetmiyor deyip, ikinci bir kule yapalım deseler sopayla kovalarlar”

   

“Montrö Su Yolu Antlaşması varken 51 kanal açsanız, zorlasanız da hiçbir gemiyi oradan geçiremezsiniz.Montrö ayrıca iki şirket arasında bir sözleşme değil. Montrö’yü değiştiririz diyorsunuz. Değiştirirseniz, Karadeniz’e kıyısı olan bütün devletlerle sorunlar yaşanır, Romanya ve Bulgaristan’ın AB üyesi olmaları nedeniyle AB ile de sorunlar yaşanacaktır”

 

“Bu tümüyle tutarsız bir hayali  projedir. Kanal hafriyatından çıkacak toprakla boğazın ortasına bir ada, oraya da bir saray yapılır, Başbakan orada oturur. İstanbul 8500 yıllık bir şehir.”Bu şehre bunu yapamazsınız.
         

İşte AKP’nin önde gelen, Genel Başkan Yardımcısı Sayın Numan Kurtulmuş (eski HAS Parti Genel Başkanı) geçmişte bir TV programında asrın projesi için böyle diyordu. Özü şuydu: Sayın Erdoğan bu hayali ile siyaset yapıyor, diyordu!.. Aklımda kalan bunlar, eksikler olabilir ama fikirler bu çerçevedeydi. 

         

Değerli okurlar, bu günlerde kanal gündem de olduğu için, şimdi sizler adına Sayın Numan Kurtulmuş’a bir kaç soru sormak isterim. 

-Bugün bu konuda ne düşünüyorsunuz? 
-Aynı şeyleri düşünüyorsanız bu düşüncelerinizi Sayın Erdoğan’la paylaştınız mı? 
-Eğer geçmişteki düşünceniz değişti ise, değişimin nedenlerini kamuoyu ile paylaşıp, bizleri aydınlatır mısınız? Sayın Kurtulmuş, benim sorularımla  dolduruşa gelip ne cevap verin, ne de Sayın Erdoğan’la paylaşın. En iyisi sessiz kalmanız. Sizler doğru yoldasınız, yürümeye devam edin!!
     
SON SÖZ: "DÜN DÜNDÜR, BUGÜN BUGÜNDÜR"  SÜLEYMAN DEMİREL

Kaynak: Sözcü

Yazarın Diğer Yazıları