Mahir Temur

Tüfenkci Pozu ve Gürkan'ın yan bakışı

Mahir Temur

Kaç gün önce Malatya Gazeteciler ve Televizyoncular Cemiyeti Yönetimi olarak Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ı ziyaret ettik.

Mehmet Aydın başkanlığında seçilen yeni yönetimin iadeyi ziyareti diyebiliriz.

Saat 16.00’ya randevumuz olduğu için 15.30’da Büyükşehir Belediyesi’ndeydik.

Büyükşehir Belediyesi’nin başkanlık katı yani 4. katta lobi diyeceğimiz oval koltukların olduğu bölümde randevu saatimizi beklerken bizi ilk karşılayan Büyükşehir basınından Sercan Erduran oldu.

 

Zaten Sercan Abi Büyükşehir Belediyesi’nin güler yüzüdür.

Büyükşehir Belediyesi’ne giriş yapınca ilk etapta Fatih Avcı ve Fatih Kerimoğlu’nu göremeyince sordum.

En güzel cevabı Net Haber gazetesinin imtiyaz sahibi Ahmet Keskin verdi.

Maslahatgüzarı seviyesinde karşılandık deyince kahkahayı patlattım.

 

Kısa süre sonra önce Fatih Kerimoğlu geldi sonra Fatih Avcı geldi.

Kerimoğlu bizimle ilgilenirken Avcı yoğunluktan sürekli telefonla görüşüyordu.

Aslında yüzünde bir gerginlik vardı.

Ben o günün yoğunluğuna bağladım.

Başkanlık katında 3-5 çay içtikten sonra saat 15.57’de yine aynı katta bulunan toplantı odasına alındık.

(Bu arada başkanlık katındaki çayın kalitesine değinmek istiyorum. Çay noktasında hem Yeşilyurt Belediyesi’nden hem de Battalgazi Belediyesi’nden daha iyiler)

Bizim gittiğimiz saatlerde ulusal kanallardan aşina olduğumuz akademisyen Prof. Mehmet Şahin, Başkan Gürkan’ı ziyarete gelmişti.

 

Toplantı salonuna geçtikten sonra nizami bir şekilde önce herkese kolonya servisi yapıldı.

Daha sonra şık bir çay bardağı tepsisinden gelen çaylar ikram edildi.

Masada herkesin önünde not tutabileceğimiz deriyle kaplı not defterleri ve kalem vardı.

Fatih Kerimoğlu herhalde o ortamda beni çok sevdiği için yanıma oturdu.

 

Fatih Avcı ise toplantı masasının başında ayakta duruyordu.

Aslında daha önce bu kata geldiğimde de aynı şeyi hissettim.

4. katın bir askeri düzeni var.

Büyükşehir Belediyesi’nin başkanlık katı değil de 2. Ordu Komutanı’nın başkanlık katı gibi herkes tedirgin ve çok nizami.

Hatta lavabolarda otomatik kâğıt havlu makinesinin üzerinde “El kurulamak için bir kere yeterli. Lüzumsuz kullanma” diye not düşmüşler.

22 dakikalık bir gecikmeyle 16.22’de Başkan Gürkan yanımıza geldi ve tek tek herkesle merhabalaştı.

Başkan Gürkan’ın “hikâyeleri” enteresandır.

Bilenler bilir, genelde bir olayı anlatırken kullandığı cümleler, tonlamalar ve konuşma stilindeki rahatlık çok belirgindir.

Mesela ben o görüşmede öğrendim Başkan Gürkan ile Ramazan Keskin hocanın asker arkadaşı olduğunu.

Hatta Ahmet Keskin’e dönüp bir askerlik anısını anlattı.

Askerde komutan sormuş, kimler Cuma Namazına gidiyor, diye…

Ramazan Keskin, Selahattin Gürkan ve başka bir asker elini kaldırmış sadece o bölükte.

Normalde Başkan Gürkan’ın el kaldırmasını beklemeyiz diyenleri duyabiliyorum ama bu anekdotu anlatırken Başkan Gürkan da aynı şeyi söyledi. Cümlenin sonunda yüzde 99’un Müslüman olduğu bir ülkede Gürkan’ın askerde Cuma Namazına gittiğini farkına varmadan beğendik!

İster beğenin ister nefret edin ama Başkan Gürkan, nevi şahsına münhasır biridir.

“Gazeteci gazeteci gibi olmalıdır, belediye başkanı belediye başkanı gibi olmalıdır” dedi mesela.

Eleştiriye kızmadığını ve olumlu eleştirinin çok faydalı olduğunu anlattı.

Malatya Gazeteciler ve Televizyoncular Cemiyeti Başkanı Mehmet Aydın ise “Bir aydır yeni randevu alabildiğimiz için bugün iadeyi ziyarete gelebildik” deyip kinayeli bir cümle kurunca önce Başkan Gürkan, sonra Fatih Kerimoğlu, daha sonra Fatih Avcı konuştu.

Bu üçleme paslarından sonra Mikail Pelit konuştu.

Konu Malatya Gazeteciler Cemiyeti’ne Münir Erkal döneminde söz verilen arsaya gelince Başkan Gürkan net konuştu.

Münir Erkal döneminde Cemiyet’e verilen ve Belediye Meclisi’nden alına karardan sonra o arsanın tapusunda “şerhin” olduğunu anlattı.

Şu anda o arsada okul yapılıyor.

Ve Vilayet Parkı’nın arka tarafında yapılan binada Cemiyetlere bir kat ayıracağını söyledi.

Yaklaşık bir saat görüşmeden sonra 17.58’de toplantı salonundan ayrılıp toplu fotoğraf çektirmek için fotoğraf çekilmek için ayrılan bölüme geçtik.

Ben tam “etkisiz” bir yere geçmek isterken Fatih Avcı kolumdan tutup “Öyle fotoğrafta bizi eleştirmek kolay. Öne geç deyince” geçtik tabii.

Tam bu sırada ismimi duyduğu için galiba Başkan Gürkan “Mahir mi yazdı o yazıyı?” diye sorunca Kerimoğlu “Hayır” dedi.

Gittiğimiz gün bir köşe yazarı Başkan Gürkan’ı eleştiren bir yazı yazmış galiba…

Konu ben olmadığım için hiç ses çıkarmadan Bülent Tüfenkci pozu vermek isterken art arda fotoğraflar çekiliyordu.

Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin basına gönderdiği ve sosyal medyada paylaştığı fotoğraf şu:

 

Allah aşkına bir Büyükşehir Belediyesi en az 10 fotoğraf içinde bu fotoğrafı gönderir mi?

Kızdığımdan değil, tam tersine çok güldüm.

Hadi inceleyelim.

Sizin sağınızdan başlayarak başlayalım.

En sağda Cahit Özçelik fotoğrafa bakmıyor. Gereksiz bir mahcubiyet var üzerinde. Üstüne İHA Malatya Temsilcisi Cahit Özçelik’in maskesi koluna takılı!

Bu karede zaten iki maske gözüküyor. Birini Ömer Çelik takmış diğerini Cahit koluna takmış!

Aziz Yiğit ağabeyimizin tam olarak nereye baktığını dahi bilemiyoruz. Muhtemelen ben Bülent Tüfenkci pozu vermeye çalışırken bana bakıp gülüyor.

Mikail Pelit’in verdiği poz ise tam bizlik!

Sanki hasta ziyareti için Pelit’in evine gitmişiz de salonda fotoğraf çektirmişiz gibi poz vermiş.

Sağ elini Başkan Gürkan’ın beline, sol elini Aziz Yiğit’in beline atmış ve “Allah razı olsun sizden. Geldiğiniz için teşekkür ederim. Tekrar gelin emi!” dercesine bir poz.

Başkan Gürkan ise her zamanki gibi düz durup yan bakabilmeyi başarmış yine.

Yine yeniden “Gördünüz müüüüüü?” tarzı bir poz vermiş Başkan Gürkan.

Ahmet Keskin ise boşluğa bakıp “Bitse de gitsek” duruşunu vermiş.

Karede 11 kişi var ama 4’ü başka yöne bakıyor.

Ben ise tam Tüfenkci pozu verirken çekmişler fotoğrafı.

Kamet getirmek için hazırlanan müezzinlere benzemişim.

Bu fotoğrafı çeken bir fotoğrafçı vardı ve en az 10 fotoğraf çekti.

Ama bu kareyi tercih etmişler!

Yapacak bi şey yok, en azından mizahımızı yapabildik.

Fotoğraf çekimi yapıldıktan sonra ayrılmak üzereyken Kerimoğlu’nun daveti üzerine Fatih Avcı’nın odasında oturduk.

 

Ben, Kerimoğlu ve Avcı…

Kütahya’nın pandemiden etkilenen öncelikli esnaf grubunu konuşmadık tabii.

Malatya’yı, Malatya basınını, yapılan hizmetleri, Yeni Malatyaspor’u konuştuk.

Kısacası Cemiyet olarak yaptığımız ziyareti anlatmak istedim.

Ayrıca, Büyükşehir’in paylaştığı fotoğrafta en kötü pozu ben vermişim.

Bunu da kayıtlara geçsin diye yazalım!

https://twitter.com/mahirtemur

Yazarın Diğer Yazıları