Malatya’da aslında “haber, makale” tarzı yazıların hep “dürümcüler” gibi yazılmasını istedikleri için sorun yaşanıyor.
Bizi yönetenlerin veya her hangi bir kurumda yönetici olanların direkt suçu yok!
Çünkü o atanan veya seçilenleri “dürümcü” görünümlü gazeteciler bu hale getirdi.
Mesela benden de şu tür yazılar bekliyorlar:
“Geçen gün Fuzuli caddesinde esnafla bir araya gelen Başkan’ın tutumu o kadar sıcaktı ki anlatamam. Koskoca Başkan’ın Fuzuli caddesinde halka selam vermesi dahi Malatya esnaf camiasında bir hareketliliğe neden oldu. Halkın Başkan’ı yine kendi büyüklüğünü gösterdi” tarzı yazılar yazmamı bekleyen çok yönetici var!
Mesela Başkan’a veya Rektör’e yapılan bir eleştiri sonrası benden şu tür haber bekleyen yöneticiler var:
“Malatya sevdalısı Başkan’a utanmazlar ayar vermeye çalışıyor. Siz kim oluyorsunuz ki Başkan’a laf ediyorsunuz. Siz kısa donla gezerken Başkan takım elbise giyiyordu e be dangalaklar” tarzında “Koruma Müdürünün Sağ Kolu” gibi refleksler göstermemi bekliyorlar galiba.
“Dürümcüler” o kadar çok farklı alıştırmış ki bunları anlatamam!
Mesela geçen hafta iki yazımdan dolayı Savcılığa suç duyurusunda bulunan Aysun Bay Karabulut, dün yine beni bir yazımdan dolayı Savcılığa vermiş.
Aysun Hoca da maalesef beni halen tanımıyormuş!
Çok açık bir şekilde sorular sormama rağmen yani gazetecilik faaliyeti yapmama rağmen ve tek kelime hakaret olmamasına rağmen yine gittim ifade verdim.
Herhalde Rektör Hanım benden şu tür yazılar bekliyor:
“Malatya tarihinin en çalışkan rektörü birilerinin gözüne battı. Sen biliyor musun Hoca’nın kariyerini! Bana tek tek kariyerini saydırtmayın kardeşim. Herkes haddini bilecek” tarzı yazılar yazmamı bekliyorlar.
Ben diyorum ki;
Bu kadar kişi 2 yılda değişebilir mi?
“Kayısı çekirdeği” diye cevap veriyor “dürümcüler”…
Ben diyorum ki;
Makam odasına 80 bin lira harcadığınız doğru mu?
Hemen “sen Hoca’nın kariyerini biliyor musun” cevabı geliyor.
Her tarafta Hoca’nın kariyeri dolaşıyor.
Tabela sökülecek mi, diye soru soruyorum…
Aysun Hoca’nın nasıl “prof” olduğu yazılıyor.
Sanırsın ki doktora tezi yüzünden direkt prof’luğa yükseltilmiş!
Bu memlekete bir gram faydanız olsun.
En azından yazamıyorsanız dahi yazanlara ses çıkarmayın!
Mesela Başkan Gürkan’ı eleştirdim diyelim…
“Dürümcüler” o kadar çok bilgisiz ki hemen senin ile Başkan’ı kıyaslamaya kalkıyor!
Sanırsın ki 70 kiloda halter turnuvasına katılmışız!
Silkmede ben Başkan’ı geçememişim!
Muhtemelen bir soru sormuşumdur…
Ama “dürümcüler” tarafından Başkan Gürkan’ın ta İŞKUR Müdürlüğüne kadar gidilmesi dünyanın en aptalca kralcılığı değil mi?
İşte anlamadığım konu bu işte…
“Dürümcüler” kendi ayarında savunma yapabilir ama yöneticiler bu “düzeysizliği” nasıl görmez!
Başkan Gürkan’ı eleştirmek için “kısa don” giymeyip direkt takım elbise mi giymek gerekir!
(Bu cümlemi dahi gerçek anlamda anlayan dürümcüler olabilir)
Çocukken hepimiz giydik kısa donu…
Kusura bakmayın ama ben halen giyiyorum!
Şimdi soruyorum yöneticilere…
Allah aşkına sizi “Koruma Müdürünün Sağ Kolu” gibi savunan bu insanlardan memnun musunuz?
Memnunsanız zaten bi söz söylemeye gerek yok!
Memnun değilseniz lütfen bu arkadaşların çocukları-yeğenleri yerine direkt kendilerini işe alın.
MOTAŞ’a gönderin, Esenlik’te Kasiyerden Sorumlu Muhabir yapın.
Veya bir fakültede Rektörü Koridorda Övme Daire Başkanı yapın!
Ama lütfen işe alın!
Bu memlekete çok fayda sağlamış olursunuz!
Günde 40 kere Savcılığa ifade vermeye gitsem de “dürümcüler” gibi yazı yazmayacağım.
Bunu bilesiniz!