Mesut Parlak: 'Selahattin Gürkan Malatya'nın Ekrem İmamoğlu'sudur'

Seçimden 20 gün önce İstanbul Üniversitesi eski Rektörü hemşerimiz Prof. Mesut Parlak Hocamız ile yaptığım röportaj çok ses getirmişti. Malatya’ya geldiğini öğrenince hemen aradım Mesut Hocamızı. Yoğun programın arasında beni kırmayıp tekrar röportaj teklifimi kabul ettiği için önce bir teşekkür edeyim. Söyleşimiz yine sohbet tadında ve genel hatlarıyla Malatya seçimi ile ilgiliydi. Gündemde Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan olunca sorularım o yönde oldu. Pek girmek istemesem de CHP’yi de sordum. Bi solukta okuyacağınız röportajımıza başlayalım.

SORU: Seçimden 20 gün önce çok konuşulan bir söyleşi yapmıştık. Sizi tekrar Malatya’da görmekten çok memnunuz. Öncelikle genel anlamda Malatya seçimi nasıl geçti sizce?

MESUT PARLAK: Sevgili kardeşim çok teşekkür ederim. Röportaj için birkaç gün geciktik ama Malatya’ya gelince bir takım ziyaretler yapma zorunluluğu doğuyor. O nedenle hoş görüne sığınarak bugün bir arada olmaktan memnunum. Malatya seçimini çok ciddi olarak izledim. Geldiğim günlerde de kamuoyunun seçime nasıl baktığını ve adaylar hakkında ne gibi düşünceleri olduğunu gözlemledim. Şunu gözlemledim; Malatya geçmişteki Malatya değil. Malatya’da çok şey değişmiş. Artık Türkiye’de kavganın, ayrışmanın hiç kimseye yarar sağlamadığını herkes biliyor. Bu seçim kavganın, ayrışmanın olmadığı bir seçim oldu.

SORU: Size göre seçim sonuçlarında bir sürpriz yaşandı mı?

MESUT PARLAK: Hayır, benim açımdan bir sürpriz olmadı.

SORU: Peki Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın her partiye karşı kendi partisinden ziyade bir duruşu var. İstanbul’dan bakınca bu duruşu nasıl değerlendirdiniz?

MESUT PARLAK: Şu anda Selahattin Gürkan her hangi bir partinin Büyükşehir Belediye Başkanı değil. Malatya halkının başkanıdır. Çünkü halkın tüm katmanlarından oy aldığını görüyoruz. Çoğu sıkıntıdan dolayı AKP’nin oyu düşmesine rağmen Selahattin Gürkan her kesimden oy aldığını görüyoruz. Bu sadece AKP-MHP ittifakı değil, toplumun tüm katmanlarından oy almıştır. Selahattin Gürkan Malatya’nın Ekrem İmamoğlu’sudur. Hiçbir ayrıştırmaya gitmeden ortaya çıkıp yüksek oyla seçim kazanan bir Gürkan figürü var. Selahattin Gürkan’ın kendi siyasi tandansında hiç kimseye borcu olmadığını düşünüyorum.

SORU: Biraz açar mısınız?

MESUT PARLAK: Sayın Cumhurbaşkanı dışında Selahattin Gürkan’ın aday olması için kendi partisinden referans olan bir kişi yoktur. Halkın yoğun isteği ve bu isteğin anketlere yansıması sonucu aday olmuştur. O yüzden Selahattin Gürkan’ın kimseye borcu yoktur. Kimseye borcu olmadan hür bir şekilde başkanlık yapacağına inanıyorum. Ekrem İmamoğlu Türk siyasetinde nasıl ki yeni bir kavram ortaya çıkardıysa aynı şeyi Selahattin Gürkan’dan da görüyorum.

SORU: Peki İstanbul’da CHP kazandı ama Malatya’da AK Parti kazandı. Malatya’da bazı grupların Selahattin Gürkan’a baskı yapması düşünülmez mi?

MESUT PARLAK: Eğer siyasiler ve cemaatler Selahattin Gürkan’a baskı yapmaya başlarlarsa Gürkan’ın dik durması lazım. Kimseye borcu olmayan bir başkanın bu baskıları bertaraf etmesi lazım. Çünkü tekrar ediyorum, bu kentin hiçbir grubuna, siyasetçisine borcu yoktur.

SORU: Selahattin Gürkan’ın koltuğuna oturduktan sonra Büyükşehir Belediyesi’nin borcunu açıklaması belki de AK Parti tarihinde bir ilkti. Sizin dediğiniz gibi kimseye borcu olmadığı için mi açıkladı?

MESUT PARLAK: Selahattin Gürkan’ın bu ilk hamlesi önemlidir. Kimseye borcu yoktur derken bunu söyledim. Hiçbir grupla girift ilişkide olmayınca hür bir şekilde Malatya menfaatini düşünerek hareket edersin. Bu borç konusundaki açıklamaları, beş yıl içerisinde Büyükşehir Belediyesi’ni şeffaf olarak yöneteceğinin göstergesidir. Yani bundan sonra hiçbir şey gizlenmeden, bütün harcamalar, bütün ihaleler şeffaf bir şekilde halkın önünde yapılacaktır, diyor Başkan Gürkan.

SORU: Gürkan kendi partisine protesto etmiyor, kendi yönetim şekli bu mu, diyorsunuz?

MESUT PARLAK: Kesinlikle… Yüzde yüz biat ile kimse bir yere varamaz. Gördüğüm kadarıyla Selahattin Gürkan yönetim şeklini açıkladı. Ben 5 yıl boyunca bu şekilde yöneteceğim, dedi.

SORU: Peki tüm şirket müdürleri, daire başkanları gibi üst düzey yöneticilerin istifalarını istedi. Büyükşehir Belediyesi’nde büyük bir değişim yaşanacak ve yaşanıyor. Bu değişim Malatya’yı nasıl etkiler?

MESUT PARLAK: Çok olumlu etkileyeceğini düşünüyorum. Büyük bir borç ile karşılaştı. Bu mevcut yönetimle ile hareket edemeyeceğini gördü. Aslında böyle bir israf olmaz dedi ve gereğini yaptı.

SORU: Büyükşehir Belediyesi’nin eski Başkanı Ahmet Çakır açıklanan borç rakamından sonra bu borcun doğru olmadığını ifade etti.  Farklı rakamlar söyledi. Ahmet Çakır’ın bu refleksini nasıl değerlendiriyorsunuz?

MESUT PARLAK: Bu halk Selahattin Gürkan’dan daha önce hiçbir belediye başkanından beklemediği kadar değişim bekliyor. Bu değişimi yaparken de önünde rakamalar var. Arkasında bir kamuoyu var. Hem Malatya’da hem de ülkede 17 yıldır hiçbir hesap-kitap yok. O kadar acı ki, çoğu devlet kurumlarını Sayıştay denetiminden çıkardılar. Ve Selahattin Gürkan hiç alışılmamış bir şey yaptı. Malatya’da artık kapalı bir durum yok. Demokratik bir şehirde bu şeffaf olma hali doğru olandır. Belediyeler harcamalarını veya diğer giderlerini niye gizlesin?

SORU: Peki niye kızıyorlar?

MESUT PARLAK: Bundan önce bu şekilde bir pratik olmadığı için ve nasıl olsa geriye dönük borçlar açıklanmaz diye bakıldığı için kızıyorlar. 

SORU: Ahmet Çakır bi rakam açıkladı Gürkan bi rakam açıkladı. Bu durumda Selahattin Gürkan ne yapmalı sizce?

MESUT PARLAK: Kesinlikle polemiğe girmemeli… İlk öğrenilmesi gereken Büyükşehir Belediyesi’nin ne olduğunu bilinmesi gerektiğidir. Tüm şirketleri ile Büyükşehir bütün bir yapıdır. Uluslararası değil, yerli ve milli bir denetleme kuruluşu ile Büyükşehir Belediyesi’nin artısı-eksisi ortaya çıkar. Bu rakam Çakır’ın rakamı mı yoksa Gürkan’ın rakamı mı her şey ortaya çıkacaktır. Bunu polemik yapmaya gerek yoktur.

SORU: Bence bu harekete daha çok kızarlar.

MESUT PARLAK: Şimdiye kadar Büyükşehir Belediyesi’nden nemalanan rantçılar ve menfaat çeteleri büyük bir savaşa girecektir. Çünkü Selahattin Gürkan artık diyor ki ben bu kenti şeffaf yöneteceğim. Benim ileriye dönük bir beklentim yok. Ben sadece bu beş yılda nasıl hizmet ederim diye bakıyorum, diyor.

SORU: Bu cümleyi ilk defa duyuyorum. Selahattin Gürkan size mi söyledi?

MESUT PARLAK: Bugün Avrupa Federasyonu üyeleri ve birkaç arkadaşla kahvaltıda bizzat söyledi. Gelecekte yapacağı bir takım uygulamalarını anlattı. Ben Gürkan’ı kararlı gördüm. Şeffaf bir şekilde yöneteceğine inanıyorum.

SORU: Açık sormak istiyorum; belli cemaatler veya gruplar Selahattin Gürkan’a savaş mı açacak?

MESUT PARLAK: Kesinlikle…

SORU: Bu savaşı Selahattin Gürkan’ın "Atatürkçülüğü" üzerinden mi yapacaklar?

MESUT PARLAK: Sanmıyorum ama Gürkan’ı tökezletmek için her yolu deneyecekler. Türkiye’de takıyye artık bir sektör oldu. Çoğu grupların mensubu olan insanlar kendini gizliyor. Selahattin Gürkan’ın işi çok zor…

SORU: Peki ne yapmalı sizce?

MESUT PARLAK: Kesinlikle hiçbir ideolojinin arkasında durmadan tek ideolojinin Malatya olduğu bir yönetim sergilemelidir. Siyasi olarak kimseye borcu olmadığı için bu tek ideolojiyi uygulayabilir. Malatya halkı bence çok şanslı… Çünkü Gürkan ne kendi partisinden ne de başka partiden kimseye borcu yok. Bu da bir yönetici açısından büyük bir kozdur.

SORU: Aslında halkın beklentisi tepkilere bakılırsa bu yönde…

MESUT PARLAK: Malatya’ya her geldiğimde halkın tüm katmanları ile görüşüyorum. Günü birlik telefonla konuşuyoruz. Halkın Selahattin Gürkan’dan beklediği “Şelale” tarzı cemaatlerden belediyeyi temizlemesi lazım. Hatta Başkan Gürkan’a da söyledim. Dini siyasete alet etme devri bitmiştir. Dinine kıymayacaksın. İslam yüce bir dindir. Birileri menfaatlensin diye din alet edilemez. Yüce dinimiz “oku” diyor. Okumamız gerekiyor. Amaç hizmetse Selahattin Gürkan’a kendi partisinin destek vermesi gerekir. Belli gruplara değil halka hizmet ederse ve iyi bir yönetim gösterirse kendi partilerine yarayacaktır. Siyasilerin belediyelerden elini çekmesi lazımdır.

SORU: Çok girmek istemiyorum ama sadece şu soruyu sormak istiyorum. İstanbul gibi metropol bir şehri 25 yıl sonra almayı başaran CHP, Malatya’da niye hayal dahi edemiyor?

MESUT PARLAK: Ben CHP’liyim… Bazı insanların doğduğu tarihte ben CHP’liydim. Ekrem İmamoğlu aslında Türkiye’ye bir iyilik etti. Siyasete yeni bir literatür kazandırdı. Kavga yok. Kavga ile oy devşirme dönemi bitmiştir. Malatya’da STK’lar çok sessiz… CHP’nin öyle kaliteli insanları var ki ama hepsi kenara çekilmiş. CHP’nin kalesi İsmet Paşa’nın memleketinde CHP’nin umudu kalmamış. Bu yönetim şekli ile CHP bi yere taşınmaz maalesef. Kaybedenler kulübü yerine İmamoğlu gibi insanları yönetimlere getirmeliyiz. Malatya’da çok liyakatli CHP’li var ama önleri kapalı maalesef. Yeni insanlara ihtiyacı var Malatya’nın.

SORU: Söyleşimizin sonuna geldik, son sözünüzü almak isterim.

MESUT PARLAK: Malatya çok özellikli bir yer. Geçmişte çok büyük insanlar yetiştirdi. Bu insanlar iyi bir eğitimle, aydınlıkla çağdaşlıkla bu kenti bir yere taşıdılar. Aydın bir Malatya; sanatı ile kültürü ile turizmi ile tarımı ile öne çıkmalı. Malatya maalesef sahipsiz. Malatya’nın temel sorunları vardır. Malatya’nın ilk büyük sorunu grupçuluktur. Cemaat değil cemaatçiliktir. Şucu-buculuktur. Herkesin eşit olduğu, liyakatin ön planda olduğu ve eğitim seviyesinde Türkiye’de ön sıralarda olduğu bir şehir düşünmeliyiz. Yüce İslam’ı yarıştırmayalım sen daha çok ben daha çok diye vazgeçelim. Kıymayalım Yüce İslam’a. 

RÖPORTAJ: MAHİR TEMUR
[email protected]

Kayısı Haber