Malatya'daki darbe girişimi davasına AK Parti müdahil oldu

Malatya'da 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin görülen FETÖ/PDY davasında tanıkların dinlenilmesine geçilirken, AK Parti Malatya İl Başkanlığı da davaya müdahil oldu.

Malatya’da 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin görülen FETÖ/PDY davasında tanıkların dinlenilmesine geçilirken, AK Parti Malatya İl Başkanlığı da davaya müdahil oldu.

Yakınca Spor Salonunda görülen davanın öğleden sonraki celsesinde duruşmaya AK Parti Malatya İl Başkanı Hakan Kahtalı da katıldı. 76 sanığın yargılandığı davaya katılan AK Parti Malatya İl Başkanı Hakan Kahtalı, avukatı ve aynı zamanda AK Parti Yeşilyurt İlçe Başkanı Av. Muhammed Emin Yalçınkaya aracılığı ile mahkeme başkanlığına sunduğu dilekçede AK Parti Malatya İl Başkanlığı olarak davaya katılma talebini iletti. Talebi değerlendiren Mahkeme Başkanı Vedat Koç, AK Parti’nin davaya müdahil olma talebini oy birliği ile kabul etti. Duruşmayı AK Parti Malatya Kadın Kolları Başkanı Aynur Oğuzhan, Gençlik Kolları İl Başkanı Enis Aydoğan ve partililer de izledi.

Daha sonra duruşmada tanıkların dinlenilmesine geçildi. İlk olarak darbe gecesi izinde olduğu belirlenen İstihkam Alay Komutanı Tuncay Pekşen dinlendi. Pekşen, darbe kalkışmasının olduğu gece evde olduğunu ve televizyondan İstanbul’da boğazın kapatıldığını gördüğünü söyledi. Sonrasında Kurmay Başkanı Avni Angun’un kendisini arayarak ‘Senin alaydan izinsiz olarak sahada olan, sağda solda olan var mı?’ diye sorduğunu belirten Pekşen, kendisinin de ‘Bilmiyorum’ diyerek konuyu hemen araştıracağını söylediğini belirtti. İlerleyen saatlerde İstihkam Alayına gittiğini ifade eden Pekşen, 2. Ordu Karargahını aradığını ve telefona çıkan astsubayın ordu komutanı ve kurmay başkanının gözaltına alındığını söylediğini anlattı. Kurmay Başkanı Avni Angun’u telefonla aradığını kaydeden Pekşen, “Kendisi bana hiçbir emrin geçerli olmadığını, hiçbir gelen mesaja yanıt verilmemesi, başkalarının mesaj çekmesine izin verilmemesini istedi. Hatta benim imzamı görürseniz bile mutlaka benimle sesli temasa geçeceksiniz dedi” ifadelerini kullandı.

Alayda rütbeli, er ve erbaşları toplayarak emir komutanın kendisinde olduğunu söylediğini belirten Pekşen, Yarbaylar İsmail Akın ve Ahmet Üçbudak’ın emir komuta dışına çıktığını, askerlerin bina içerisine alınarak bölgenin boşaltılmasını istediğini kaydetti. Yarbaylar İsmail Akın ve Ahmet Üçbudak’ın da içerisinde olduğu ZPT’lerin alaydan çıkmaması için gerekli emirleri verdiğini söyleyen Pekşen, bu sırada mühimmat getirip rütbeli askerlere dağıttığını belirtti. Emrindeki askerleri mevzilendirdiğini ifade eden Pekşen, tereddütsüz ZPT’lerin ikaz edilmesi için kanunda ne yazıyorsa gerekenin yapılması içim emir verdiğini belirtti. Pekşen, nizamiyeden kendisini arayan askerin ZPT’nin yoldan şehir merkezine doğru gittiğini iletmesi üzerine polis ve jandarmayı arayarak iki aracın silahlı ve askerli şehre doğru geldiğini söylediğini ifade etti. Pekşen, daha sonra Mahkeme Başkanı Vedat Koç ve avukatlardan gelen soruları yanıtladı.

Pekşen’den sonra Altay Kışlasında darbe gecesinde görevli rütbeli askerler de tanık olarak dinlendi.

Dava çıkışında bir açıklama yapan AK Parti Malatya İl Başkanı Hakan Kahtalı, 15 Temmuz’da yaşanan hain darbe girişimi esnasında Malatya’da da 2’nci Ordu Komutanlığı ve 7’nci Ana Jet Üssünde kalkışmaya destek veren askerlerin bulunduğunu belirterek, “Bizde bugün teşkilattan arkadaşlarımızla, gençlik kollarımız, kadın kollarımızla, Yeşilyurt İlçe Başkanımızla, gençlerimizle birlikte hem bu davaya müdahil olalım hem buradaki yaşanan, Malatyamızda yaşanan ve Türkiyemizde yaşanan olayları birebir yerinde görelim, bunları izleyelim istedik” diye konuştu.

“Şehitlerimizin kanları yerde kalmayacak”

Yargılamayı müdahil olarak takip eden Kahtalı şunları söyledi:

“Bugün burada yapılan bu yargılamada, hain darbe girişiminde bulunan kişilerin birbirleriyle ilgili ifadelerindeki çelişkileri gördük. Bunlar yapmış oldukları açıklamalarla daha çok bu işin yapıldığını tamamen kabullendiklerini gördük. Ancak bunun hangi ellerle yapıldığını, kimler tarafından yapıldığını, binbaşı mı söylemiş, albay mı söylemiş, ordu komutanı mı emir vermiş. Bunlar kendi yapmış oldukları işten ‘nasıl daha az ceza alırız veya kurtulabiliriz’ gayreti içerisindeler. Ama inşallah adaletimiz gerçekten samimi bir şekilde yerini bulacak. Bu ülkede 249 tane kardeşimizin, bu toprakları vatan bilen insanlarımızın kanlarını bu topraklar için akıtmış oldukları o şehitlerimizin bir damla kanını dahi bunlara bırakmayacağız. Ve bizde hem şahsımız hem de partimiz adına hem teşkilatlarımız adına bizde bu davanın takipçileri olacağız. İnşallah en kısa sürede de bu dava sonuçlanacak ve bunlar en ağır şekilde cezalandırılacak. Şehitlerimizin kanları yerde kalmamış olacak.”

Bakmadan Geçme