Turgut Özal Tıp Merkezi'nde iftar yemeği
İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezinde düzenlenen iftar programında Başhekim Prof. Dr. Ali Beytur, hastanesinin faaliyetleri ile ilgili bilgiler verdi.
İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezinde düzenlenen iftar programında Başhekim Prof. Dr. Ali Beytur, hastanesinin faaliyetleri ile ilgili bilgiler verdi.
İftar sonrası gerçekleşen sunumda konuşan Başhekim Prof. Dr. Beytur, geçen yıl yaklaşık 700 bin hastaya ayakta tedavi hizmeti sunduklarını belirterek bu hastaların yüzde 64'ün Malatya'dan olduğunu söyledi. 81 ilden hasta kabulü yaptıklarını belirten Beytur, özellikle Adıyaman, Elazığ, Kahramanmaraş, Muş ve Bingöl'den daha çok hastanın kendilerini tercih ettiğini dile getirdi.
Turgut Özal Tıp Merkezinde geçen yıl 9 bin A gurubu ameliyat yapıldığını belirten Beytur, “Bunlara örnek verecek olursak büyük kanser ameliyatları, ileri teknoloji isteyen ameliyatlar, nakil ameliyatları. B grubunda ise 4 bin hastaya ameliyat yapıldı ve yaklaşık 13 bin hastaya bölgede çoğu hastanede yapılamayan ameliyatları yapmış durumundayız.” İfadelerine yer verdi.
“Canlıdan canlıya yapılan nakil de Avrupa'da bir, dünyada ikinciyiz”
Malatya'da 2012 yılında karaciğer nakline başladıklarını belirten Beytur, kadavradan başladıkları nakilleri daha sonra canlıdan canlıya yapmaya başladıklarını söyledi. Şu anda canlıdan canlıya nakilde Avrupa'da birinci, Dünya da ise ikinci olduklarının altını çizen Beytur, “Geçen yıl 272 hastaya karaciğer nakli yapıldı. Bu yıl ise 90 hastaya nakil yaptık, toplamda 2 bin 459 hastaya karaciğer nakli yapıldı. Bu nakil hastaların yüzde 90'ı ise Malatya dışında geldi. Böbrek nakli ise geçen yıl 43 bu yıl 14 böbrek nakli hemen hemen her ilde yapılabilmekte. Hem böbrek hem karaciğer Sağlık Bakanlığının bir listesi vardı bu listeye göre yapılır kadavra nakillerde ondan dolayı sayılarımız bu şekilde. Kök hücre ve kemik iliği bu kan kanseri dediğimiz hastalıkta kök hücre nakli tedavi edici bir yöntemdir. Kamu hastanelerinde geçen yıl en fazla nakil bizim hastanemizde yapıldı. 129 erişkin 14 tane de çocuk hastaya yaptık. Şuan da ilk 4 ayda 61 tane hastaya nakil yapmış durumundayız. Nakil yataklarımızın hepsi dolu ve sırada bekleyen hastalarımız var. Çünkü en yakın Kayseri'de yapılmakta Kayseri'nin doğusunda bu işlem yapılmamaktadır. Kornea nakli devam etmekte, diğer naklimiz ince bağırsak nakli şuanda Türkiye de ince bağırsak nakli yapan tek hastane bizim hastanemiz. En son 2019 yılında iki tane yaptık en son yapılan altıncı hastamızda şifa ile taburcu edildi. İstanbul'dan gelen bir hastamız burada ince bağırsak nakli oldu ve buna İstanbul'da bir çözüm bulunamadığı için Malatya'da nakil oldu. Daha önce nakil yapılan bir hastamız da mevcuttu 26 yaşında olan Damla ise ikinci kez pankreas nakli yapıldı ve şeker hastalığı vardı bunu da yenmiş durumdadır” şeklinde konuştu.
Sağlık turizm ile de yurt dışında hastanelerine geçen yıl 29 farklı ülkeden 301 hastanın geldiğini ifade eden Prof. Dr. Beytur, “Bu yılda 125'de bu rakam. Bunlar içinde özel birimimiz var hava alanında alıyoruz ve tedavisi bittiği zaman hava alanına geri bırakıyoruz. Malatya'da kaldıkları süre içerisinde konaklamalarına yardımcı oluyoruz. Ayrıca Malatya'nın merkezde ve yakın çevrede gezdirilebilecek her yerini gezdirmeye çalışıyoruz. Sağlık turizm yanında kültür turizmi de yapmaya çalışıyoruz” dedi.
“GETAT uygulaması ile 4 öğretim görevlimiz bu işlemi hastanemizde uyguluyor”
Hastanede bulun Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama Merkezi hakkında da bilgiler veren Beytur, Sağlık Bakanlığı'nın yeni genelgesi ile birlikte 4 öğretim üyesinin bu merkezde işlemlere başladığını ifade etti. Beytur, ayrıca Battalgazi Belediyesi tarafından yapılan İspendere şifalı sular tesislerinde de Belediye ve Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı ortaklığında da bir ünite yaptıklarını söyledi.
“22 milyon 901 bin lira alacağımız var ama alamıyoruz”
Basın toplantısında hastanenin mali durumuna ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Beytur, “Neredeyse ameliyatların hepsi zararına yapılabilmekte. Hastanemizin işleyişine geçelim tedavi ettiğimiz hastalarda SGK bize ödeme yapar bizde bununla birlikte malzemeleri ilaçları alırız ve tedavileri uygularız. Örnek veriyorum bin TL olan ameliyatın SGK ödemesi neredeyse 200-300 lirada kalmış durumda. Yani biz hastayı yatırdığımız durumda eksiğe düşüyoruz. Ya hastayı yatırıp tedavi etmeyeceğiz ya da zararına tedavi edeceğiz. Biz şuanda hastanın tedavisini seçmiş durumdayız ekside de kalsak zarar da etsek hastalarımız kalksın ve şifa bulsun prensibimiz bu şekilde devam ediyoruz. Bu şekilde sadece Türk vatandaşlarına yapmıyoruz Suriyeli vatandaşlara da yapıyoruz. Suriyeli vatandaşların tedavisi karşılığında şuanda Sağlık Bakanlığımızdan alacağımız miktar 23 milyon TL'dir. Bu alacakla ilgili Ocak ayından itibaren bir kuruş gelmiş durumda değil. Ocak ayında milletvekillerimizden birisi Meclis de gündeme getirdi. Bir miktar ödeme geldi biraz rahatladık ama şuan borç yine tekrardan artıyor. Tabi hastane 23 yıllık bir hastane 1996 yılında açılan bir hastane ekipmanları zaman zaman değiştirmek zorunda kalıyoruz bunlarda hep maliye artışı bunun dışında az önce bahsettim tıbbı giderimiz iki katı yani bazı kalemler üç katı artmış durumda” şeklinde konuştu.